Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Peri Psukhes

Ruh Üzerine

Aristoteles

Ruh Üzerine Sözleri ve Alıntıları

Ruh Üzerine sözleri ve alıntılarını, Ruh Üzerine kitap alıntılarını, Ruh Üzerine en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ruh canlı bedenin nedeni ve ilkesidir.
Sayfa 88 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Örneğin öfke ne dir? Biri intikam arzusu ya da buna benzer bir şey der, öbürü kalbin etrafındaki kanın ve sıcağın kaynaması der. Bunlardan biri maddeyi veriyor, öbürü biçimi, yani logos'u. Nitekim şeyin logos'u bu, ancak var olacaksa belli bir madde içinde olması gerekir.
Reklam
Farklı şeylerin ilkeleri de farklıdır.
Sayfa 15 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Yaşlı kimsenin sağlıklı bir gözü olsaydı genç insan kadar net görecekti. O halde yaşlılığın nedeni, ruhun herhangi bir duygulanımı değildir; fakat sarhoşluk ve hastalıklarda olduğu gibi bedenin duygulanımıdır.
Sayfa 53 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Uyku da uyanıklık da ruhun varlığını gerektirir.
Sayfa 71 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Anıların ortakları ve dostlarımız bizlere istedikleri kadar yer verir;
Kişi bir defa yok olduktan sonra artık ne anılar ne de dostluklar kalır.
Sayfa 53 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Hiç bir varlık kendi kendini türetemez sadece varlığını korur.
Sayfa 93 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
2.300 yıllık şu sözün güzelliğine bakınız
"Hayal gücü ise duyumsamadan da akıl yürütmeden de farklıdır. Duyular olmadan hayal gücü ortaya çıkmaz, hayal gücü olmadan da yargı olmaz." — Aristoteles
Çünkü "nedir?" her tanıtlamanın başlangıcıdır.
DEĞİŞİMİN YÖNÜ;
Değişme her durumda karşıta ve aracıya doğru olur.
Sayfa 92 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Görme, görülebilirin ve görülemezin duyusudur.
Sayfa 123 - Sentez YayıncılıkKitabı okudu
. Yaşayan ölüden ne kadar farklıysa, eğitimli de eğitimsizden o kadar farklıdır. ...
Zira duyumun olduğu yerde acı ve haz vardır, bunların olduğu yerde ise zorunlu olarak iştah. Ancak akıl ya da teorik güç konusunda henüz hiçbir şey açık de ğil; göründüğü kadarıyla bu, ruhun bir başka cinsidir ve ezeli olanın fani olandan müstakil olması gibi müstakil olup ayrılabilen de ancak bu ruh cinsidir.
Şimdi de ruh üzerine söylediklerimizi toparlayacak olursak, şunu bir kez daha ifade edelim ki ruh bir anlamda bütün va rolanlardır. Çünkü varolanlar ya duyulurlardandır ya da akledilir lerdendir; işte <ruhtaki> bilgi de, bir anlamda, bilinebilir olanlardır, <gene ruhta gerçekleşen> duyum da duyulur olanlardır.
Sayfa 201Kitabı okudu
Fakat duyuların her biriyle ilineksel olarak duyum sadığımız ortak duyulurlara (örneğin harekete, durağanlığa, şekle, büyüklüğe, sayıya, birliğe) özgü olan özel bir duyu organı yok, nitekim bunların hepsini hareketle duyumsarız. Örneğin bir büyüklüğü duyumsarız. Dolayısıyla şekli de öyle, çünkü şekil de bir büyüklük. Durağan olanı hareket etmemesiyle, sayıyı sürekliliğin değillenmesiyle ve özel duyularla duyumsarız, çünkü her duyu tek bir şeyi duyumsar. O halde bunlara özgü, örneğin hare kete özgü özel bir duyunun olması belliki imkansız; yoksa durum bizim tadılır olanı gözle duyumsamamız gibi olurdu; oysa tadılır olanı gözle duyumsamamızın nedeni, o tatla o görüntüyü çakıştıkları sırada tanımış olmamızdan ötürü ikisine ilişkin duyumu muzun çakışmasıdır. Yoksa onları <yani ortak duyulurları> hiçbir zaman duyumsayamazdık, anca ilineksel olarak duyumsardık, örneğin Kleon'un oğlunu Kleon 'un oğlu olarak değil de beyaz olarak duyumsamamız gibi; oysa beyaz olanın Kleon'un oğlu olması ilineksel. Oysa ortak duyulurlara yönelik duyumuz ortak bir duyu, ilineksel bir duyu değil.
Sayfa 165Kitabı okudu
300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.