Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkçe - Arapça

Ruhu'l Furkan Tefsiri 7. Cilt

Mahmud Ustaosmanoğlu

Ruhu'l Furkan Tefsiri 7. Cilt Sözleri ve Alıntıları

Ruhu'l Furkan Tefsiri 7. Cilt sözleri ve alıntılarını, Ruhu'l Furkan Tefsiri 7. Cilt kitap alıntılarını, Ruhu'l Furkan Tefsiri 7. Cilt en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aişe (radıyallahu anha) dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Bu ümmetin sonunda hasf (bir takım günahkarların yere batması), mesh (suretlerinin maymuna ve domuza döndürülmesi) ve kazf (gökten taş yağması) olacaktır. Aişe (radıyallahu anha) diyor ki: O zaman ben: "Ya Rasulallah! Aramızda salih kişiler olduğu halde biz helak olur muyuz?" deyince, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Evet, pislikler zuhur ettiği vakit (çirkin haller baş gösterdiğinde aranızda iyiler bulunsa da helak olursunuz)." buyurdu.
Sayfa 266 - قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ عَائِشَةَ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ تَكَلَّمَ فِيهِ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ مِنْ قِبَلِ حِفْظِهِKitabı okudu
Ebu Umame (radıyallahu anh) dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "(Yaptığı yalan) Yeminiyle, bir müslüman kişinin hakkını kopar (ıp al) an kişiye muhakkak ki Allah, cehennemi vacip kılar, cenneti de ona haram eder." Hadis-i şerifte geçen 'Cennetin haram kılınması' ifadesi, bu yemini helal itikad ederek yapanlar hakkındadır. Zira bunlar kâfir oldukları için ebediyyen cehennemde kalırlar.
Sayfa 504Kitabı okudu
Reklam
lgbt
Kazf: Taşlamak anlamındadır. Bilindiği gibi Lut kavmi, livata (homoseksüellik) rezaletini bütün ikazlara rağmen bırakmayınca gökten yağan taşlarla cezalandırılmış ve memleketlerinin altı üstüne getirilmiştir. Kıyamete yakın bu ümmetten bir takımlarının başına da böyle taş yağacağı bildirilmektedir.
Sayfa 267Kitabı okudu
Peygamberliğinin başlangıcında Onu (sallallahu aleyhi ve sellem), Kureyşin reisi ve büyüğü olan amcası Ebu Talib'in kalbinde ona karşı dini olmasa da tabii bir sevgi yaratarak korumuştur. Eğer Ebu Talip müslüman olsaydı Mekke'nin diğer büyük kafirleri ona karşı da cesur olabilirlerdi. Velakin küfür noktasında aralarında ortak bir nokta bulunduğu için onu sayarak ileri gitmediler.
Sayfa 327Kitabı okudu
Ezandan sonra okunacak dua
Sa'd ibn Ebi Vakkas (radıyallahu anh) dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Müezzinin sesini işittiğinde kim, 've ene eşhedü en lâ ilahe illallâh, vahdehû lâ şerîke leh ve eşhedü enne Muhammeden abduhû ve rasûlüh, radîtu billâhi rabben ve bi'l-islâmi dînen ve bi muhammedin nebiyyen' (Ben şehadet ederim ki Allah'tan başka bir ilah yoktur. O birdir, ortağı da yoktur. Ben yine şehadet ederim ki Muhammed onun kulu ve rasulüdür. Rabb olarak Allah'dan, din olarak İslamiyet'ten ve Peygamber olarak da Muhammed'den razı oldum) derse günahı bağışlanır."
Sayfa 248 - https://www.hadisveritabani.info/hadis/ara?kelime=10634&arama=aKitabı okudu
Ubey ibn Sa'd (radıyallahu anh) dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulallah (sallalahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Benim fıtratımı seven benim sünnetime uysun. Nikah da benim sünnetimdendir."
Sayfa 476Kitabı okudu
Reklam
ZİKİR
Aziz Mahmud Hüdai (kuddise sirruhu) buyurmuştur ki: Biz, "gerçekten muslih (kulunu düzelten) Allah'tır" demekteyiz. Ancak tesir bakımından en kuvvetli şey zikirdir. Nitekim Mevla Teala: "Agah olun! (Bilesiniz ki) kalpler ancak Allah'ı anmakla mutmain olur (yatışır, huzura kavuşur).
Sayfa 360Kitabı okudu
Yunus ibn Ubeyd (rahimehullah) ın terhib babında (korkutma hususunda) buyurduğu: Beş dirhem kadar az bir şeyi çalmana karşılık en hayırlı uzvunun kesildiğini düşün de dünyada küçük saydığın günahların azabının da yarın ahirette böylece büyük olabileceğinden emin olma!" Dolayısıyla: "Bu küçük günahtır, cezası da az olur diye aldanma."
Sayfa 88 - Beş dirhem yaklaşık 14.85 gram gümüş (bkz. Dia)Kitabı okudu
Türklerin methedilmesi yorumlanabilen Ayet-i Kerime
Vaktiyle Yahudiler Hristiyanlara, Hristiyanlar da Müslümanlara hak dine hizmet şerefini devrettikleri gibi, İslam nimetinin kıymetini bilmeyen nankör Müslümanlar da o dine hizmet şerefini onun kıymetini bilecek, şükrünü eda edecek yeni bir Müslüman topluma bırakmaya mecbur olacaklardır. Fertleri küçük toplumları bırakalım da en büyük misalleri ele alalım. Önce Araplar toplumdan topluma bu hizmeti yapmışlar, bundan sonra Emevilerin son zamanlarında olduğu gibi bu hizmet Arap'tan Acem'e doğru geçmiş, hadis-i şerifin de gösterdiği üzere Fars kavmi maddi ve manevi olarak İslam'a çok büyük hizmetler etmiştir. Sonra bunlar da aynı hale gelmiş. Bu defa da Allah-u Teala Türkleri göndermiş, onlar Arapların ve Farsların kıymetini bilemeyip kaybettikleri İslam devletini ele alarak Konstantiniyye (İstanbul) a, oradan da yeryüzünün her kıtasına yaymışlardır. Şu halde ebna-i faris (Farslılar) hadis-i şerifinin delaleti, İstanbul'un fethiyle ilgili hadis-i şerifin sarahati (açıklığı) ve bu ayet-i kerimede zikredilen "Umulur ki Allah bir Fetih ihsan eder" şeklindeki ilahi vaadin mutlak oluşu ve işareti ile Türkler de bu ayet-i kerimede methedilen kavimler arasına girmişlerdir.
Sayfa 207 - İlgili ayet meali: http://www.kuranimecid.com/index.php?sayfa=116&sure=5&ayet=54Kitabı okudu
... "Muhakkak ki benim ümmetimin terehhübü (ruhbanlığı) namazı beklemek için camide oturmalarıdır." ...
Sayfa 471 - Ebu Davud, Ahmed ibn Hanbel, Mişkatu'l Mesabih, Hakim-MüstedrekKitabı okudu
32 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.