Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rumeli ve Muhteşem İstanbul

Münevver Ayaşlı

Sayfa Sayısına Göre Rumeli ve Muhteşem İstanbul Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Rumeli ve Muhteşem İstanbul sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Rumeli ve Muhteşem İstanbul kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...Rumeli hanımları emsalsiz ev hanımıdırlar. Bu meşguliyetlerinden başka,hanımlar arasında bir mektuplaşma faslı da varmış. Evet,mektuplar gider, mektuplar gelirmiş. Peki mektuplar nasıl yazılırmış? Haremde okuma yazma bilen yok.Çiçeklerle,yapraklarla ve ibrişim ile. Her çiçeğin,her yaprağın manaları başka başka."Seni seviyorum." bir çiçek, "Seni göreceğim geldi." başka bir çiçek, "Hastayım,çok üzülüyorum." da bambaşka bir çiçek. Bunları ifade etmek için rengârenk çiçek, yaprak ve ibrişim.Bu rumuzlarla pek güzel mektuplaşırlarmış
Sayfa 32 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Fransa-Almanya harbi. Sene 1870... Koca sultan, büyük şehit sultan Abdülazîz Han, daha harp başlamadan Avrupa seyahatinde iki orduyu da görmüş, iyi bir asker. İleriyi gören bu sultan, daha o zaman Fransa'nın mağlup olacağını söylemişti.
Reklam
Askerlik, din ve vatan sevgisi, disiplin ve itaattir ;serkeşlik, başıboşluk değildir.
Babamdan Şeyhü'l Ekber' i öğrendim, sevdim, çok sevdim. Allah babamdan razı olsun.
Osmanlı Devletini yıkmak isteyenlerin başında siyonizm gelir ; zira o zamanlar Filistin, Osmanlı Devleti hudutları içerisinde idi. O toprakları para ile elde etmek istediler olmadı. Ulu Hakan Filistin'i satmayı kabul etmedi. O halde kaleyi içten fethetmek lazım geliyordu. İmdatlarına ittihatçılar yetişti.
Cennetmekan sultan Abdülhamid Han, tahttan indirildiği gün İsrail kurulmuş, Irak petrolleri İngiltere'nin eline geçmiş! Osmanlı Libya'yı kaybetmeden Rumeli'ni de kaybederek Türkler, Avrupa'dan elini çekmişti. Evet, artık Avrupa-i Osmanî yok olmuş, tarihe karışmıştı. İttihatçılar kimin adamı idiler? Bunlar Osmanlı Devlet'ni yıkmak isteyenlerin isteklerini yerine getirerek on sene gibi az bir zamanda koca devletin sonunu hazırlamışlardı.
Reklam
Sonraları, babam da Ziya Paşa'dan, Namık Kemal'den okumaz olmuştu. 19. Asırda devletin bu kadar gailesi varken, bunlar da arkadan devleti hançerliyorlardı.
Ziyanı yok. Osmanlı bütün kusurları, kabahatleri, hatta ihanetleri affeder, hoş görür.
Hakikaten Yunanlı olsun, Rum olsun hasta, Türk hastası. Yunanlı, Rum bizi hiç aklından fikrinden çıkarmıyor ;çıkarsalar kendileri de rahat edecekler biz de.
Reklam
Dikkat, yine istibdat devri, yine istibdat zamanı... Tek başına bir hanım çok rahat ve huzur içinde İmparatorluk'ta seyahat edebiliyor.
"Aman ya Rabbi! İstanbul'umuza ne oldu? Ne oldu halkımıza? Bu her yeri dolduran, kıyafetsiz, kaba, kötü dilli insan kalabalığı nereden geldi?"
Nazım Hikmet adına
Gazetedeki fıkralarını ben de okuyordum, en son okuduğum fıkrasında "Süleyman iye Camii'nde hiçbir mistik hava yoktur." diyordu. Bundan sonra yazılarını okumaz oldum;zira bu kadar fanatik ve dar görüşlü bir insanın yazılarını okumaya değmezdi.
Benim, hiç ciddiye almadığım Nazım Hikmet, meğer çok ciddi bir tehlike ;hatta vatan için cidden de fazla vahim imiş.
Zavallı Necip Fazıl, kendi öz vatanında bütün çektiklerini yüzünün ifadesi, acı hayat hikayesini anlatırdı.
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.