Öne Çıkan Rüya Saati kitaplarını, öne çıkan Rüya Saati sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Rüya Saati yazarlarını, öne çıkan Rüya Saati yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocuğum
Yolculuktur aşk
Ne kadar yaklaşsan
O kadar çatallaşır yolu
Çocuğum aşk
Olmayan merdivenle
Göğe çıkmağa benzer
Çocuğum
Sen olduğun için var aşk
Aşkındandır dünya
Unuttuğumuzu siyah kayalara yaz dediler
yazdım, yollara düştüler okumayı denediler
okuyamadılar gövdeleri varsa başları yoktu
okuyamadılar elleri varsa gözleri oyuktu
geç kalan kalbim değildi yankımı duyan olmadı
'duyan olduysa da anlayan olmadı'
çığlığınızdan yazdım tarih kitabınızı
ayağa kaldıracaktım sizi okuyabilseydiniz eğer
Sayfa 70 - İz / Zencilerin Tarih KitabıKitabı okudu
Taşır ölmüş çocuk yüzlerini
sonsuz denizlere açılan ırmak
Çığlığı çalınmış çocukları
kim duyar meleklerden başka
şefkatin ince dalları eğilir
okşar adlarıyla anarak
Ağıt yasak!
sus ve yıldızlara bak
çemberler çiz havaya
karışırken ayın ışığı suya
öksüz kızların bebeği
dönüşür kırık bir aynaya
Kuşlar da insanlara benzer
Yalnız arada bir fark var
Kuşlar sapanla
İnsanlar kurşunsuz da vurulur
Kuşlar da insanlara benzer
İnsanlar çalar kapını
İyi günde
Ağlarken kuşlar da konmaz
Pencerene
Çocuk edebiyatı alanında çocuklara tavsiye edebileceğim bir yazar. Rüya saati adlı kitabı yetişkinlere yönelik bir kitaptır. Burada çocuğa ve çocukluğa bakmamızı istiyor. Çocuğun dünyası ile buluşturmayı hedeflemiş. Onların hayallerinde çölde deniz de olur, ipsiz uçurtma da uçurulur, gökten yıldız da toplanır. Yazar, çocuklardaki bu aşk havasını görelim istiyor. Yaklaşık 46 şiir var çokta uzun değiller. Başlıklar dikkat çekicidir. Şiirlerin genelinde bir sitem havası hissetim. Çocukluk, hayal, ölüm, yoksulluk, annesizlik, babasızlık var şiirlerinde.
'' Büyümek için bu telaş niye
Bilinmez bir el mi çekiyor seni'' der Mustafa Ruhi Şirin, gerçekten de öyle küçükken hemen büyümek isterdik şimdi büyüdük çocukluğumuzu geri istiyoruz...
Rüya SaatiMustafa Ruhi Şirin · İz Yayıncılık · 201832 okunma
Ben Kandehar'lı Ali, bakarım şimdi
Beş yaşın penceresinden dünyaya
Ölmedim anne ben ölmedim
Daha yakınım ülkeme ve sana
Patlayınca o camdan misket
Acıdı yırtık giysilerim bile
Elim nerde anne, elim nerde?
Kime yapışmış bir pençe gibi
Ölmedim anne ben ölmedim
Öyle büyük bir sessizlik oldu ki
Sesten kuş gibi ardında kaldı dünya
Sakın üzülme anne, acıkmadım inan ki!
Sana benzeyen meleklerin ellerinde
Hiç bitmeyecek kadar gök ekmeği
Ben ölmedim anne, ben ölmedim
Çemberi kim çeviriyor benim yerime?
Bombacı pilotun çocuklarından biri mi?
Üşümesin elleri ver ona eldivenlerimi
Çevirdikçe çemberi elim geri geliyor sanki
Ölmedim anne, ben ölmedim
Ben Kandehar'lı Ali
"Yıldızlara bakmanın adeta imkansız duruma geldiği bir dünya ile kuşatılmışız. Hem de, ortalıkta "yıldızlara bakmak yasak" diye bir tabela olmadığı halde.
...~...
Anka'dan önce masalları siz gördünüz
Şehrazat zenci değildi biliyorum
ama en güzel o konuşurdu zenci dilini
gökten üç elma düşerdi üçü de beyaz
söyle Şehrazat nasıl da boyuyorsun elmaları öyle al, öyle beyaz
Annenizin sütü daha beyazdır daha beyaz avcıydınız av olunca oku unuttunuz
o zamandan miras kaldı bana zencilik
güneş ağaçları yere eğildi alkış tuttunuz
Sayfa 69 - İz / Zencilerin Tarih KitabıKitabı okudu