Türkiye ile Irak arasında, adı Bağdat Paktı olan bir bölgesel işbirliği antiaşması imzalandı. Bağdat Paktı'na 1955 yılı içinde İngiltere, Pakistan ve İran da katıldı. Ruzi'nin 1955 yılı Bağdat seyahati, Soğuk Savaş döneminde Sovyetler'e karşı bu paktın kurulduğu bir zamana rastladı. Ruzi, Cemali'yle tekrar görüşmek dileğiyle vedalaşıp Washington'a döndü. İki yıl sonra Kahire'de toplanan, Asya-Afrika Dayanışma Konferansı'nın (1957) ardından, iki gün için tekrar Bağdat'a gidip Cemali ve diğer dostlarıyla görüştü.
Sovyetler Birliği yanlısı General Abdülkerim, 1958 yılında kanlı bir hükümet darbesiyle iktidara el koydu. Kraliyet ailesi mensupları vahşice katledildi. Başbakan Nuri Said Paşa, bir atın kuyruğuna bağlandı ve parçalanarak öldürüldü. Bu kanlı darbeden sonra Ruzi, dostu Cemali'nin durumunu merak etti ama ondan
herhangi bir haber alamadı. Endişelenip aramayı sürdürdü. Sonuçta Cemali'nin akıbetini öğrendi. Cemali, halk tarafından çok sevilen biriydi. Abdilikerim Kasım'ın darbe yaptığı günlerde halktan onu sevenler, Cemali'yi Irak'ta saklamış sonra da bir yolunu bulup onu Irak dışına çıkarmıştı. Cemali, Tunus'a yerleşmişti.
Onun hayatta olduğunu öğrenen Ruzi, Cemali'ye bir mektup yazdı. Cevabi mektubunu da aldı ama bir daha görüşemediler, çünkü o arada Cemali vefat etmişti.