Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ruzi Nazar: Cıa'nın Türk Casusu

Enver Altaylı

En Beğenilen Ruzi Nazar: Cıa'nın Türk Casusu Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Ruzi Nazar: Cıa'nın Türk Casusu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ruzi Nazar: Cıa'nın Türk Casusu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
CIA’in Türk kökenli mensubu Ruzi Nazar bir toplantıda konuşuyor: “Kürdistan'ı kurmak istiyorsak, kürtleri kışkırtmak en kolay iş! Zor olan, Türkleri uyutacak birilerini bulmaktır! Bize iki adam lazım; biri dindar müslümanları uyutacak, diğeri milliyetçilere ninni söyleyecek.”
Siz bir defa yazarsınız inanmazlar, iki deda yazarsınız inanmazlar, fakat 3-4 kez onun ajan ve proleterya düşmanı olduğunu yazarsanız artık inanırlar.(lenin)
Reklam
Sovyet Cumhuriyetinde yürütülen siyasi takibat tahkikat ve mahkeme işleri konulu emir(stalin) ; 1- tahkikat 10 günde bitirilsin 2-suçlamalar bir oturumda zanlılara tebliğ edilsin 3-mahkeme hemen başlasın 4-şikayet ve itiraza izin verilmesin 5-verilen cezalar hemen infaz edilsin * bu emirler sonucu 1,5 milyona yakın muhalif öldürüldü. Ekim devrimini gerçekleştiren bolşevik komuta kademesi yok edildi
Yahudi ol yerde kanday müthiş nam Her demde musibet her demde düşman En büyük akıllar yetkezden millet Yığıldı üstünge töhmet ve zillet
Sayfa 103Kitabı okudu
Şartlar ne olursa olsun inandığımız yolda savaşa devam.
Sayfa 139Kitabı okudu
"Bir kişinin hayatını kurtarmak bütün insanlığı kurtarmakla, bir insan öldürmek bütün insanlığı öldürmekle eşdeğerdir."
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Bir gazeteci; “Peki, Atatürkçü solcuları ne yapacaksınız?” Ruzi Nazar, kendinden emin cevap verir: “Türk solu vatansever mi, devrimci mi olacağına karar verene kadar biz Kürdistan'ı çoktan kurarız!” (Ruzi Nazar'ın kızı Sylvia Nasar'ın “Akıl Oyunları” adlı kitabından alıntıdır)
Nazar Türkeş tanışıklığı
Alparslan Türkeş'in Washington'a atanması Ruzi'yi çok sevindirmişti. Ruzi, 1955 yılının son günlerinde dostu Altemur Kılıç'ı arayıp Türkeş'i ve kendisini Arlington'daki evinde akşam yemeğine davet etti. Ruzi, eşi ile kızını Noel tatili için Almanya'daki ailesinin yanına göndermişti. O akşam yemeğine,, Selim Selçuk'u ve Askeri Ateşe Hava Kurmay
Özgürlük Radyosunun kuruluşu
Radio Liberty ve Sovyetler Birliği'ni Araştırma Enstitüsü (Institute for the Study of the USSR), CIA tarafından kontrol ve finanse edilecekti. 1966-1973 yılları arasında CIA direktörü olan Richard Helms, Başkan Nixon'a Sovyetler Birliği'ne karşı yapılmış ve bundan sonra yapılabilecek gizli operasyonlar konusunda bir dosya sundu. Helms, bu belgede Radio Free Europe ve Radio Liberty emrine son 20 yıl içinde 400 milyon dolardan fazla para aktarıldığını, radyo yayınlarının Demir Perde gerisindeki ülkelerin muhalif güç ve gruplarını ayakta tuttuğunu belirtiyordu. Fizik bilgini Andrey Saharov ve yazar Aleksandr Soljenitsin'in rejim karşıtı açıklamaları, CIA'nın kontrolündeki bu radyolar aracılığıyla Sovyetler Birliği halklarına duyuruluyordu. Radyoların yayınları, Doğu Avrupa ülkelerinde 30 milyon kişiye ulaşıyordu. Sovyetler Birliği, radyo yayınlarını bozmak ve dinlenmesini engellemek için her yıl 150 milyon dolar harcadığı halde başarılı olamıyor ve Sovyetler Birliği vatandaşları o yayınları dinleyebilmek için her çareye başvuruyordu.
Türkeş Madanoğlu çarpışması
Türkeş, emir subayının odasında bekliyordu. Kabibay, Madanoğlu'nun yanına girip onunla konuştu. Kabibay ona, "Paşam sizinle önemli bir meseleyi konuşmaya geldim. Kabul ederseniz iki kelimeyle cevap verin. Etmezseniz hayır deyin. Yalnız söyleyeceğim mesele çok gizlidir. Kabul etseniz de etmeseniz de gizliliği korumanız lazım. lfşa ederseniz karşı tedbir alınmıştır" dedi. Bunun üzerine Madanoğlu yerinden fırlayıp "Nedir ulan senin söyleyeceğin?" diye haykırdı. Kabibay "Paşam, biz bu iktidarı devireceğiz, gizli bir örgütümüz var. Sizin de bize katilmanızı istiyoruz. Kabul ederseniz evet, etmezseniz hayır deyin" dedi. Madanoğlu, "Ulan biliyorsun bende ta.ak var, akıl yok" diye cevapladı. Kabibay da cevaben "Bizde her ikisi de var" dedi. Kabibay, Madanoğlu'na 24 saat düşünme süresi tanımıştı. 2rsaat sonra Madanoğlu, "Ulan erkeklik öldü mü, ben de varım bu işte" diyerek örgüte katıldı. 27 Mayıs'tan sonra Türkeş ve CHP yanlısı Madanoğlu grubu karşı karşıyaydı.
Reklam
Repressiya
Akmal ikramoviç ikramov, 1898'de Taşkent'te doğdu, 15 Mart 1938'de Moskova'da Stalin'in düzmece mahkemelerinde yargılandıktan sonra idam edildi. Genç Buharalıların liderlerinden olan ve Cedid geleneğinden gelen ikramov, Lenin madalyası sahibiydi. Feyzullah Hocayev, 1896'da Buhara'da doğdu. Petersburg'da okuduktan sonra Buhara'ya dönen Hocayev, Genç Buharahiara katıldı. 1920'de Buhara Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla başbakan ve dişişleri bakanı oldu. Moskova tarafından milliyetçilikle suçlanan Hocayev, Haziran 1937'de kurşuna dizildL
Güney Türkistan ve Afganistan
Azad Bek Kerimi'nin başkanlığını yaptığı Kuzey Afganistan Vilayetleri İslam Birliği mensupları ve Ahmet Şah Mesud liderliğindeki Tacik mücahitleri arasında İslami anlayış bakımından büyük bir beraberlik vardı. Sovyetler' e karşı yürütülen savaşta onların gösterdiği başarılar, Peştun mücahit grupların kıskançlığını çekti. Dini görüş farklılığı ve
Türkiye tarafından kabul edilecek Türkistanlı mülteciler Güney Almanya'da, Augsburg'daki bir kampta Türkiye yolculuğunun başlayacağı günü bekliyordu. Dr. Rahimi ve eşi de zaman zaman bu kampa geliyordu. Ruzi, Dr. Rahimi ve eşinin kampta bulunduğu bir gün CIS subayı Spiegler'in kendisine tahsis ettiği arabay la Augsburg'daki kampa geldi.
Ziyaül Hak suikastı
Ruzi, bir sabah Washington'daki evinde sabah kahvaltısını yapmış günlük gazetelere göz atıyordu. Boston' da yayımlanan Christian Science Monitor adlı derginin ikinci sayfasındaki bir fotoğraf dikkatini çekti. Fotoğrafın altındaki kısa yazıda, görüntüdeki kişilerin Kızıl Ordu'dan mücahitlerin safına geçmiş iki ordu mensubu olduğu yazılıydı. Askerlerden biri çavuş diğeriyse erdi. Ruzi, tiplerinden iki askerin de Özbek olduğunu anladı. Hemen gazeteye telefon açıp haberi yazan kişiyle görüştü. Gazetecinin söyleyeceği fazla bir şey yoktu. Fotoğrafları tanıdığı bir Afgan gazeteciden almıştı. Askerlerin hangi mücahit grubun elinde esir olduğu ve nerede bulundukları hakkında en küçük bir bilgiye sahip değildi. Ruzi kararını vermişti. O gençleri bulup Washington'a getirecek ve Sovyetler'e karşı yayımlamakta olduğu İstiklal Bayrağı adlı derginin yazı işleri kadrosunda değerlendirecekti. O eski Kızıl Ordu askerleri hakkında hiçbir bilgi yoktu, ama harekete geçmek için de fazla düşünmedi. Federal Almanya'nın başkenti Bonn'daki görevi sırasında tanışıp yakın dost olduğu bir Pakistanlı vardı; 80'li yılların başında Bonn'da Pakistan elçilik müsteşarıydı. Tam o günlerde Ruzi'nin, Pakistan'ın Roma büyükelçisi olan diplomat dostu, helikopterine yerleştirilen bombanın patlamasıyla bir suikasta kurban giden Pakistan Devlet Başkanı General Ziyaü'l-Hak'ın yeğeniydi. Pakistan'ın en zengin ailelerinden birinin kızıyla evli olan diplomat, Ruzi'yi sever ve sayardı.
İran masasının başındaki görevli, Tahran'daki CIA görevlilerine böyle bir şeyin tekrarlanmayacağından emin olduğunu bildiriyordu. Ancak ülkesinden kaçan İran şahının ABD'ye kabul edilmesi halinde aynı şeyin bir kez daha olabileceği düşünülüyordu. 21 Ekim 1979'da, Tahran'daki CIA görevlisi William J. Daugherty, merkezden aldığı telgrafı hayretle
184 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.