Birbirine hiç benzemeyen bu kişilerin ve o dönem basın-yayın dünyamızdaki pekçok yazarı ortak özelliği şuydu: aktif politika ile ilgileri bulunmadı halde hepsi milletvekili oldular. O yıllarda tek dereceli seçim yoktu; pratikte “mebuslar” atanarak girer de Meclis’e. Bu bir yandan seçkin aydınları külfetsiz geçim olanağı sağlayan, bir yandan da onları bağımlı duruma getirerek iktidari rahatlatan bir sistemdi.