Salambo
Gustave FlaubertSalambo Gönderileri
Salambo kitaplarını, Salambo sözleri ve alıntılarını, Salambo yazarlarını, Salambo yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kül etmiş aşkını ellerinin arasında.
Hüngür hüngür ağlıyordu Matho, başı kızın göğüslerinin arasında.
"Kartaca'yı titreten müthiş adam buymuş demek ha!" diye düşünüyordu Salambo.
Sayfa 213
"Bağışla beni! Alçağın biriyim ben. Akreplerden, çamurdan, tozdan daha aşağılığım! Az önce sen konuşurken soluğunu yüzümde hissedince, yüzükoyun yatarak dereden su içen ölmek üzere olan biri gibi zevk aldım bundan. Ez beni, yeter ki ayaklarını üstümde hissedeyim! Lanet oku bana, yeter ki sesini duyayım! Gitme! Acı bana! Seni seviyorum! Seni seviyorum!"
"Sana o örtüyü vermek için, geri vermek için gelmiştim! Tanrıça'nın örtüsünü sana bıraktığını, dolayısıyla onun sana ait olduğunu sanıyordum! Tapınağında ya da senin evinde olmuş, ne önemi vardı bunun? Sen de Tanit gibi sınırsız güçlü, lekesiz, pırıl pırıl ve güzel değil misin?"
Sayfa 209
"Cesetler nasıl toprağın içinde erirse, ölülerin ruhları da aynı şekilde ayın içinde erir. Gözyaşları ayın nemliliğini oluşturur. Çamur, yıkıntı ve fırtınalarla dolu karanlık bir yerdir orası."
Sayfa 191
kartaca ölüm hezeyanı içinde çalkalanıyordu.
Sayfa 185
olgunlaşmamış bir cümleyi yazmak için bir tek saniye acele etmektense öleyim daha iyi.
kendi kendimin hoşuna gideyim istiyorum.
Taşların ışıklarıyla meşalenin alevleri büyük altın kalkanlara yansıyordu. Hamilkar ayakta, kollarını kavuşturmuş gülümsüyordu; servetini seyretmekten çok, bu servete sahip olmanın bilinci onu keyiflendiriyordu. Serveti erişilemezdi, tükenmezdi, sonsuzdu. Ayaklarının altında uyumakta olan ataları, onun yüreğine sonsuzluklarından bir şeyler gönderiyorlardı. Kendini yeraltı meleklerine çok yakın hissediyordu. Bu, bir Kabir'in duyacağı sevince benzer bir şeydi. Yüzüne vuran parlak ışıklar sanki kendisini uçurumlardan dünyanın merkezine bağlayan görünmez bir ağın ucu gibi görünüyordu ona.
Sayfa 141
Flaubert'in Betimlemeleri
Edebiyat kelimesini her okuduğumda aklıma Flaubert gelir.Flaubert'i uzay boşluğuna bıraksalar aklına birkaç fikir gelir ayrıca onu roman haline getirir.
Salambo'da en çok dikkatimi cekense karakter tasarıları oldu.
Özellikle kral Hannonla beni çok şaşırttı.
Sadece flaubert'in kitaplarını okuyarak yaşayabilirim.
Gustave Flaubert 
Salambo
Tek bir düşüncenin, tek bir anının, tek bir bakışın baskısı altında bütün dünyanın kaybolduğu bir uçurum...
Sayfa 392 - Literatür Yayıncılık.
...gözleri...bir bulutun aralığından görünen iki yıldızı andırmaktaydı.
Sayfa 363 - Literatür Yayıncılık.
...arzularını yağmurdan sonra boyunları bükülen çiçeklere,yollarını şaşırıp da gün doğsun diye bekleyen yolculara benzetti...
Sayfa 363 - Literatür Yayıncılık.
...kendisine karşı kullanamadığı öfkenin fazlasını başkalarına yöneltme gereksinimi içindeydi sanki.
Sayfa 338 - Literatür Yayıncılık.