Bazen bazı yazarlar için ne yazsa okurum denir ya, işte Mehmet Fırat Pürselim benim için geç tanıştığım ama ne yazsa okurum dediğim yazarlarımdan oldu. Kendisi sadece yetişkinler için değil çocuklar ve gençler için de eserler kaleme alan bir yazar. Şamanların Sonuncusu'da onlardan biri.
Kitaba konu olan hikayenin baş kahramanı genç bir delikanlı olan lise öğrencisi Kurt Kurdadost. Kurt'un arkadaşları arasında alay konusu olan ismini değiştirmek istemesiyle başlıyor hikaye. (Herhalde bu ismi sorun etmeyecek pek az insan vardır:)) ) Ardından Kurt'un gördüğü kabuslar, ailenin oğullarından sakladığı büyük sır, efsaneler, destanlar ve mitolojik hikayelerle harmanlanmış ve satır aralarına ustaca serpiştirilmiş farkındalık konuları ile harika bir hikaye anlatıyor Fırat Pürselim.
İnsan eliyle doğada meydana gelen tahribatları, HESleri, nükleer enerjiyi, madenler için talan edilen ormanları, soyu tükenen hayvan türlerini, aramızdaki farklılıkların aslında bizlerin nasıl zenginliği olduğunu, sevgiyi, dostluğu, arkadaşlığı herkesi kucaklayan bir dille, özenle anlatan sevgili yazarımız Diyarbakır'dan Akçakoca'ya oradan Ilgaz dağlarına bir de güzel gezintiye çıkarıyor okurunu kitap boyunca.
Her ne kadar çocukluk ve gençlik yıllarını çokkk gerilerde bırakmış bir okur olsam da Şamanların Sonuncusu'nu büyük bir keyifle okudum. Bence sizde okuyun ve okutun, hem çocuklara hem büyüklere...
