Ve sonra uyumaya devam etmek için çabalayarak, bunun sonsuza dek sürmesini dileyerek, düş bitince bir daha asla geri dönemeyeceğinizi bilerek, ... uyanıyorsunuz.
- Yani... Kim öldü?
- Kimse ölmedi. Bir fikri nasıl öldürebilirsin ki? Bir eylemin kişileşmesini nasıl öldürebilirsin ...
- Ölen ne o zaman kimin yasını tutuyorsunuz?
- Bir bakış açısının.
"Garip şey şu ölüm. Büyük ve âni bir şey olduğunu sanırdım eskiden, hani böyle dev bir baykuş gecenin bir yarısı üstüne çullanıp seni götürecekmiş gibi. Artık öyle düşünmüyorum. Yavaş bir şey bence. Her gün evine girip oradan buradan ufak tefek bir şeyler çalan hırsız gibi. Bir gün bir bakıyorsun evine, seni tutan, kalmak istemeni sağlayan hiçbir şey yok. Sonra uzanıp sonsuza dek kapanıyorsun. Nihai büyük ölüme kadar bir sürü küçük ölüm."