Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sarıkamış

Osman Pamukoğlu

Sarıkamış Gönderileri

Sarıkamış kitaplarını, Sarıkamış sözleri ve alıntılarını, Sarıkamış yazarlarını, Sarıkamış yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
216 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Sırf bir inat uğruna şehit olan Sarıkamış şehitlerine...
Tarih: 11 Aralık 1914... Yer: Köprüköy... Zifiri karanlık... Tipiyle karışık bir fırtına vardı. Soluk alıp vermek zor. Askerler sırtını tipiye vererek yürümeye gayret ediyordu. Sabah... Fırtına ve tipiden eser kalmamıştı. Hava soğuk fakat sakindi... Teğmen İsmail Hakkı komutasındaki on dokuz kişilik müfreze Rus savunma mevzilerinin gerisinde
Sarıkamış
SarıkamışOsman Pamukoğlu · İnkılap Kitabevi Yayınları · 202143 okunma
Reklam
Enver Paşa İstanbul'a ulaşır ulaşmaz, olup biteni gizlemek için art arda önlemler almaya başladı. Önce basına sansür koydu. Sarıkamış harekatına ilişkin her türlü yayını kesinlikle önledi. Ardından, daha etkili olan fısıltı gazetesini önlemek için "Sarıkamış'tan" söz edilmesini yasakladı. Yasaklara uymayanların ağır cezalara çarptırılacağı el altından halka duyuruldu.
Albay Arif, 87. Alay'ın sancağı getirildiğinde gözyaşlarını tutamadı. Çünkü üç taburlu, beş bin kişilik bu alaydan geriye sadece bu atlas kumaştan yapılmış olan sancak kalmıştı ve tek bir temsilcisi yoktu.
Rusların en ufak kıpırdanışlarını "geri çekiliyorlar" diye değerlendiren Enver Paşa, şimdi asıl mevzilerine dönen kendi topçularının geri çekildiğini sanıyordu.
Enver Paşa'nın "çekiliyorlar, kaçıyorlar" diye yorumladığı Rus birlikleri Sarıkamış önlerindeki Türk kuvvetlerinin arkasına dolanmış, Bardız ile Sarıkamış arasına girmeye başlamışlardı.
Reklam
Türk askerleri şehit düşen arkadaşlarının ceplerinde, kütüklüklerinde buldukları mermileri paylaşıyorlar, ölülerin sırt çantalarından çıkan peksimet parçalarıyla yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlardı.
Albay Arif gündüz gözüyle tümenini gözden geçirince ağlamaklı oldu. Tümen diye elinde üç yüz er, on bir dağ topu ve sekiz makineli tüfek kalmıştı.
Gün ışıyınca garip bir durumla karşılaşıldı. İrice ağaçların alçak dallarında kimi oturmuş, kimi ayaktaki erler çağırmalara karşılık vermediler. Yanlarına yaklaşınca bunların donmuş oldukları görüldü.
Yaklaşık on altı bin askerden oluşan 31. Tümen bir günde Allahuekber Dağı karlarına on dört bin kişiyi gömerek iki bine yakın erle Başköy'e varabilmişti.
Reklam
Beş bine yakın savaşçıdan oluşan 93. Alay ancak üç yüz erle Başköy'e varabilmişti. Alay, askerlerinin yüzde doksan dördünü Allahuekber Dağı'nda cansız bırakmıştı.
Yürüyüş kolunun ardı kesilince, büyük yıkım bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı. Yüz elli erden oluşan bölüklerin er sayısı on-on beşe dek düşmüş, hatta bazı bölüklerde subaylardan başka kimse kalmamıştı. Yüzde doksanı aşan bir kayıp verilmişti. Tarih, çatışma olmadan bir tümen gücündeki bir kuvvetin böyle korkunç bir felakete uğrayışını ilk kez kaydediyordu. Allahuekber Dağı'na tırmanmaya başlamadan önce 30.Tümen'in er sayısı on altı bin üç yüz dolayındaydı. Yapılan yoklamada Beyköy'deki er sayısının bin dört yüze zor ulaştığı anlaşıldı. Bir günlük yürüyüşte Allahuekber Dağı on beş bine yakın savaşçıyı yutmuş, yok etmişti.
Topçu Tabur Komutanı Binbaşı Hamdi çaresizlik içinde kıvranıyordu. Kendi topları namlusu ve kundağı ayrı ayrı hayvanlar sırtında taşınan kısa menzilli dağ toplarıydı. Mermileri Rus toplarına ulaşamıyordu.
Değer miydi?
Enver Paşa acelesinin nedenini ağzından kaçırmıştı. Hafız Hakkı tek başına Sarıkamış'a girip daha fazla üne kavuşmamalıydı.
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.