Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Savaş ve Barış (4 Cilt Takım)

Lev Tolstoy

En Eski Savaş ve Barış (4 Cilt Takım) Gönderileri

En Eski Savaş ve Barış (4 Cilt Takım) kitaplarını, en eski Savaş ve Barış (4 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, en eski Savaş ve Barış (4 Cilt Takım) yazarlarını, en eski Savaş ve Barış (4 Cilt Takım) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bu dünyada ödül beklemenin imkânsız olduğunu, bu dünyada onurun da adaletinde olmadığını hiç unutmayacağım. Bu dünyada düzenbaz ve zalim olmak gerek."
Her idareci sakin, fırtınasız zamanlarda idaresi altına verilen halkın, ancak kendi çabası sayesinde eylemde bulunduğunu sanır ve gösterdiği çabalarla yaptığı işlerin en önemli ödülü de, işte vazgeçilmez, her bakımdan, herkes için gerekli bir insan olduğunu kavramasıdır. Tarih denizi sakin olduğu sürece küçücük kayığını halkın gemisine dayamılş olan ve herhangi bir eylemde bulunan bir idarecinin dayandığı geminin kendi çabasıyla yürüdüğünü sanması olağan bir şeydir. Ama bir fırtına koptu mu, deniz kabardı mı, gemi harekete geçti mi, artık böyle bir yanılmaya imkan yoktur. Gemi, başka bir şeye bağlı olmayan kocaman gövdesiyle ilerler. Harekete geçen bu gemiyi durdurmak isteyen her güç, etkisiz kalır ve onu idare eden kişi birden asıl enerji kaynağı olmaktan çıkar, sadece önemi olmayan, yararsız, güçsüz bir varlık oluverir.
Sayfa 1639 - Cem yayınevi 3. Cilt
Reklam
Tıpkı bir insanın önceleri sislerin arkasından baktığı vakit, bir funda dalını ağaç olarak görmesi ve bir funda dalı olduğunu anladıktan sonra artık bir daha ağaç olarak görememesi gibi...
Sayfa 420 - 1, Cilt
"Zafer kazanmak barut kokusu almayanlara herhalde çok kolay geliyordur."
Reklam
"Eğer inancınız olsaydı, Andrey, kalbinizde olmayan sevgiyi size vermesi için Tanrı'ya dua ederdiniz ve duanız kabul olurdu."
Dirileri ölülerden ayıran sınırı andıran bu hattın bir adım ötesi bilinmezlik, acı ve ölümdür. Orada ne var? Kim var? Şu alanın, şu ağacın, güneşin ışıttığı şu damın ötesinde ne var? Kimse bilmez, ama herkes bilmek ister; bu hattı aşmak korkunçtur ama insan onu aşmak ister ve bilir ki er geç onu aşmak, hattın öte tarafında ne var, bunu öğrenmek gerekecek; ölümün öte tarafında ne var, bunu öğrenmek zorunluluğu gibi bu da.
Prens Andrey saraydan çıktığı zaman artık zaferin kendisine verdiği bütün sorumluluk ve sevinci orada bırakmış, bakanla nazik yaverinin kayıtsız ellerine teslim etmiş olduğunu hissetti. Bütün düşünceleri, hisleri altüst olmuştu: Artık savaş ona eski, uzak bir hatıra gibi geliyordu.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.