Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?

Sultan Tarlacı

Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu? Gönderileri

Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu? kitaplarını, Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu? sözleri ve alıntılarını, Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu? yazarlarını, Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilgi hiçbir zaman kültürler içerisinde patlama şeklinde ortaya çıkmaz, adım adım ortaya çıkar. Belli bir aşamada doygunluğa ulaşınca da küçük veya büyük patlamalar gerçekleşir.
Sayfa 13 - Destek MedyaKitabı okuyor
Geçmiş, geçmiştir ve artık onun üzerinde bir etki oluşturamayız.
Reklam
“Bir filozof ol ; ama tüm felsefenin arasında, yinede bir insan ol.” ”Felsefe yüksek bir dağ yoludur . . . ıssız bir yoldur ve yukarı çıktıkça daha da ıssızlaşır. Bu yolu her kim izlerse hiç korkmamalı, her şeyi geride bırakmalı ve kış karında güvenle ilerlemelidir. . . . Kısa süre içinde altındaki dünyayı görür; kumsalları ve bataklıkları gözünün önünden kaybolur, düzgün olmayan noktaları düzelir, yırtıcı sesleri artık kulağına ulaşmaz. Ve yuvarlaklığını da görür. Kendisi her zaman saf serin dağ havasındadır ve güneşi görür, oysa aşağıdaki herkes gecenin karanlığıyla kuşatılmıştır. “
368 syf.
·
Puan vermedi
Bilimin Felsefesi
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?
sultan hoca bilimin felsefesini yaparak bilimin bugünlere nasıl geldiğini anlatıyor daha sonra quantum fiziğinin gelişimi ve bugün günlük hayatımıza etkilerini anlatıyor.quantum felsefe sevenler için tat alacağı bir kitap olmuş
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?Sultan Tarlacı · Destek Yayınları · 2016153 okunma
368 syf.
7/10 puan verdi
Spoiler içerir
Kitabın dili genel olarak anlaşılır. Yazar objektif, hem cesitli gorusleri hem de kendi goruslerini kiyaslama yapmadan açiklamaya calismis.Arka kapakta yer alan bütün sorulara cevap verilmeye çalışılmış. Sorular genelde kuantum fiziği ve etki alanları ile alakalı. Bazı bölümler çok ilgimi çekerken ( paralel evrenler, zihinsel hastalıkların kuantumla ilgisi olup olamayacağı, fizik ve tasavvuf gibi), Bazı bölümlerden ( bilinçsiz parçacıkların beyni oluşturup bilinc yüklenmesi gibi ) de hiçbir şey anlamadim. Bahsettiğim bolumde bir cok bilim adaminin teorilerinden bahsetmis. Bana cok karisik geldi. Bilemiyorum belki sorun bendedir. Bir de zaman kavrami konusunda yazara katılmıyorum. Yazar, zaman diye bir sey olmadığını , sadece bilinçte olan bir algı olduğunu ve hareket yoksa zamanın da olmadığını vurgulamış. Ayrıca İslam felsefecilerinden Kindi, Farabi ve Ibn Sina' nin da bu görüşte olduğunu söylemiş. Fakat ben İslam Düşünce Tarihi dersinde Kindi ve Farabi'nin zamanın baştan beri hep var olduğu, yaratılmadığı yönündeki düşüncelerini, Ibn Sina'nin ise Aristo'cu gelenekten farklı olarak zamanın yaratıldığı düşüncesine sahip olduğunu öğrenmiştim. Yazar mı hatalı benim öğrendiğim mi hatalı bunu da bilemiyorum. Son olarak kuantuma ilgi duyanlar kitaba şans verebilirler çünķü kuantum fiziğinin ne olup olmadığı bunun klasik fizikle farkı güzel açıklanmış.
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?
Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?Sultan Tarlacı · Destek Yayınları · 2016153 okunma
Insanlardaki içsel saat normal günlük saate göre bir saat uzundur ve 24,65 - 23,50 saat sürebilir. (Not: Bu sürenin, Mars gezegeninin bir gün uzunluğuna çok yakın olması ne tuhaftır. Dönemsel olarak değişmekle birlikte, 1 Mars günü 23 saat 56 dakiki veya 24 saat 37 dakikadır!) Kol saatine göre 24 günde bir gün ileri kayar. Buna sirkadien yani günlük döngüselliği olan saat denir ve hayvanlar, bitkiler, sirke sineklerinde, mantarlar ve siyanobakterilerde olduğu gösterilmiştir.
Sayfa 317
Reklam
Aristoteles'ten sonra -Einstein'a kadar- zaman kavramını en iyi anlayanlar İslam felsefecileridir.
Sayfa 302
Kuantum fiziğinde parçacıklar sürekli 'yaratılır' ve 'yok edilirler'.Bundan dolayı, maddeyi oluşturan temel yapılar çok geçici ve kısa bir varoluşa sahiptirler. Var olmak için gereken enerji ise, boşluktan 'ödünç alınır' ve hemen hemen aynı anda geri verilir. Oluşan tüm parçacıklar zıtlıkları ile birlikte ortaya çıkar ve bu çiftler oluşur olmaz birbirlerini yok eder. "O, bir şeyi dilediği zaman O'nun emri, sadece ona, 'Ol' demektir. O, hemen oluverir" (Yasin Suresi, 82). "Hiç görmediler mi, Allah yaratmayı nasıl başlatıyor, sonra onu tekrarlıyor/yeni baştan yapıyor. Kuşkusuz bu, Allah için çok kolaydır" (Ankebut Suresi, 19).
Sayfa 284
Bir parçacığın aynı zamanda hem momentum hem de konumunu ölçmek imkansızdır. Birini kesin ölçmek isterseniz diğerinin kesinliğinden vazgeçmeniz gerekir. Bu yetersizlik bizim kullandığımız ölçüm aletlerimizin yetersizliğinden kaynaklanmaz. Bizim teknolojimiz veya ölçme hassasiyetlerimiz ne kadar gelişirse gelişsin aşılamayacak bir sınırlamadır. Tasavvuf açısından bakacak olursak İmam-ı Azam'ın deyişiyle "Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım, başım göğe değerdi" ya da Kur'an-ı Kerim'deki ifadeyle "O, onların önlerindekileri de, arkalarındakileri de bilir. Onların ilmiyse asla bunu kavrayamaz" (Taha Suresi, 110). Dolayısıyla insan gözlemci olmamızın verdiği bir sınırlılık içinde kuantum dünyasından bilgi edininiz ve asla O'nun daha ilerisine geçme imkanımız yoktur.
Sayfa 279
Kuantum dolaşıklığı ile nesnelerin birbirinden ayrı olduğu ama yine de bir şekilde iletişim halinde bulundukları bir durum ifade edilir. İki nesneden birisi dünyada, diğeri evrenin ucunda olsa da, bu etkileşim, evrendeki ışık hızı sınırlamalarına tabi olmadan eşanlı olarak devam eder.Bu teori değil deneysel bir gerçektir. Cüneydi Bağdadi, "İki kişiden her biri diğerine 'Ey Ben' diye hitap etmedikçe, aralarındaki muhabbet sıhhatli olmaz" der. Mevlana ise, "Her birimiz tek kanatlı melekleriz ve bizler ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz" der. Her iki söz de bir nevi ruhlar arası dolaşıklığa gönderme yapar.
Sayfa 277
Reklam
Kuantum parçacığı hem 'hiçbir yerde' hem de 'şimdi burada' olabilir. Mevlana'nın bir sözünde bunu bulmak çok ilginçtir: "Bir yerde olan her yerde, her yerde olan hiçbir yerdedir."
Sayfa 276
Bilim insanının yıllar içerisinde ulaştığı bilgiye tasavvuf erbabı sezgisel olarak ulaşmış olabilir. Sonuçta hakikat tek'tir.
Sayfa 276
Şizofreni hastalarındaki varsanımlar, saplantılı düşünceler, düşünce sokulmaları ve seçimler esnasında kararsızlıklar paralel evrenlerin, saklı düzendeki toplu bilinçlerin/zihnin veya seçim yapan diğer zihinlerimizin, bu evrendeki zihinlerle arızalı bağlantı kurulmasının bir sonucu olabilir mi diye bir soru akla geliyor. Bu hiç de düşük bir olasılık değildir. Ancak olasılık dahilinde olsa da bilimsel olarak elimizde en ufak bir kanıt ya da ipucu bugün için yoktur.
Sayfa 262
122 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.