En Eski Şecere-i Terakime kitaplarını, en eski Şecere-i Terakime sözleri ve alıntılarını, en eski Şecere-i Terakime yazarlarını, en eski Şecere-i Terakime yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yasef öldüğünde ulu oğlu Türk'ü yerine oturtup öteki oğullarına: ' Türk'ü kendinize padişah bilip, onun sözünden çıkmayın," dedi. Türk'e "Yasefoğlu" diye mahlas verdiler, çok bilgili ve akil kişiydi, babasından sonra yeryüzünü gezdi ve gördü...
Herkes bilsin ki bizden önce Türkçe tarih anlatanlar Arapça ve Farsçadan sözcükler katıp kendi hünerlerini ve ustalıklarını halka gösterebilmek için Türkçeyi seci kılıp durdular. Biz bunların hiç birisini yapmadık. Çünkü bu kitabı okuyacak ve dinleyecek olanlar elbette Türklerdir. Türklere de Türkçe anlatmak gerekir ki hepsi bizi anlayabilsin. Söylediğimiz sözleri anlamazlarsa ondan bir şey hâsıl olmaz. Eğer içlerinde bir veya iki okumuş akil kişi olsa bile, bilmeyen bilmediğini nasıl anlatabilir?
Han bir olursa il [el] düzelir ama iki olursa il [el] bozulur. Eski gelip geçen bilgeler derler ki "bir kılıfa iki kılıç sığmaz ve bir hatunu iki erkek alıp oturamaz ve bir yurda iki hükümdar sığmaz."
Ebulgazi Bahadır Han : Şecere-i Terakkime - Türklerin Soy Kütüğü
Hazırlayan : Prof. Dr. Necati Demir
Şecere-i Terakkime, Ebulgazi Bahadır Han tarafından 1664 yılından önce Çağatay Türkçesi ile yazılmış Oğuz Türklerinin tarihini anlatan bir kitaptır.
Şecere-i Terakkime, Oğuzlar ve Oğuzlar'ın kurduğu Oğuz Yabgu Devleti'nin 750 ile 1050 yılları arasındaki tarihi hakkında bilgiler veren çok önemli eserdir.
Türk tarihi açısından çok kıymetli bir kitap. Türk tarihinin temel kaynakları arasında sayılan bu kıymetli kitap her kitaplıkta bulunmalıdır.
Bir otağ kurdu altından o şehriyar,
Ki o ev felek evinden kıldı ar.
Dokuz yüz yılkı ve dokuz bin koyun öldürdü,
Bulgar'dan doksan dokuz havuz yaptırdı.
Dokuzuna arak(rakı), doksanına kımız doldurttu,
Bütün halkı çağırıp getirtti.
Bir kişi suç işlese, suçlu olsa; o kişi kağanın yakın akrabası olsa veya başka boylardan olsa; kağanın bir adamı gidip onu yakalasa, ona kağanın küçük kardeşi, oğlu ve beyleri hiç kimse el atmasın; onu esirgemesin ve korumasın. Beni isteyip geliyor, benden yardım istiyor diye onu herhangi bir kimse korursa, onu koruyan olursa, her kim onu korursa; o koruyan kişi kağanın eşiğine getirilip arakasına kılıç ile vurulup iki parçaya bölünecektir. Niçin mi? Bu görene göz, işitene kulak olsun. Bir daha böyle bir işi kimse yapmaya cesaret edemesin.
Türklerin iç çatışmaları neticesinde Oğuzlara büyük zararı dokunan Ebu'l Gazi Bahadır Han Oğuzlardan helâllik almak için bu kıymetli eseri yazıyor. Eser Oğuzlar tarihi için muazzam bir kaynak. Ayrıca Bahadır Han'ın döneminin diğer eserlerine de hâkim olduğu aşikâr. Bahadır Han, Türklerin soyunu Nuh oğlu Yafes'ten (Olcay Han) başlatıyor...
Türkler kimdir, kaç boya ayrılmışlar, tamgaları nedir, örgütlenmeleri nasıldır? Hangi boy nerede yaşar? Gibi sorulara cevap bulacağınız temel eser niteliğinde bir kitap.