Bloğumdan alıntılama yapıyorum. Spoi içerir. Pdf kitap olarak okudum, basımı bulamadım. İkinci kez okuduğum bir kitap. Dan Brown, Sarah Jio, Wulf Dorn, Ayşe Kulin, İclal Aydın, Canan Tan, Ahmet Ümit, Stephen King ve Ransom Riggs yazarlarından sonra sevdiğim yazar. Her kitapla okuyanı etkiliyor. Gerilim dozu güzel. Yazarın tüm kitaplarını yıllar sonra tekrar okudum. Oldukça etikileyici bir kitap. Kitabı Sarah Jio gibi çift zamanlı ilerletiyor. Olay yeri her iki zamanda da ortak, West Hall kasabası vd kasabanın kayışındaki orman. Kasabanın kenarındaki kayalıklar Şeytanın Eli olarak anılmış ve kitaba ismini vermiş. Kitabı okurken iki kazmanı keşfederken bir yandan da Sara’nın günlüğünü de okuyoruz. 1908 yılına giderek başına gelenleri, gördüklerini ve hissettiklerini okuyoruz. Jennifer’a ise teyzesi Sara’nın günlüğü yol göstermekte. Sara küçükken annesini kaybetmiş ve ona bakan kadına teyze der. O kadından büyüyü ve çeşitli otları öğrenirken ölümden kısa süreliğine geri dönebileceğimizi öğrenir ve nasıl uyandırılacağını da. Günümüzde ise Ruthie annesi i kaybetmiş, kasabada kaybolmuş insanlar gibi kaybolmaktan korkuyor. Saranın günlüğünü de bulur. Araştırmaları yaparken tüm surları ve gerçekleri, tüyleri diken diken her şeyi ortaya çıkartır. Korkutma ve efsane oldukça etkili olmuş, buraya girmemeye. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
