Sıkıntılarla Mücadele Rehberi
Mehmet DinçSıkıntılarla Mücadele Rehberi Gönderileri
Sıkıntılarla Mücadele Rehberi kitaplarını, Sıkıntılarla Mücadele Rehberi sözleri ve alıntılarını, Sıkıntılarla Mücadele Rehberi yazarlarını, Sıkıntılarla Mücadele Rehberi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İyi kavramlar ve sloganları devamlı görmek,okumak ihtiyacındayız.Ancak bu devamlılığı sağladığımız zaman onları hayat tarzımız haline getirebiliriz.Büyüklerimiz bazı kelime ve cümleleri boşuna tablo yaptırmış değiller.Bazı kaideleri insanın kendine daima hatırlatması,gözünün önünde tutması fayda sağlar."Ne dem baki ne gam baki.", "Bu da geçer ya hu",Ah teslimiyet"vb. ifadeler gerçekten de birer ilaç hükmündeler...
Şunuda bilelim: Acıların hiyerarşisi olmaz. Büyük acı,küçük acı,orta boy acı,kafaya takılacak/takılmayacak acı vb. sınıflandırmalar yapılmamalıdır." O da birşey mi canım,dünyanın şu yerinde insanlar neler yaşıyor,seninde kafana taktığın şeye bak" gibisinden yaklaşımlar insanın acısını daha da büyütür.Bir acı yalnızca, insan ne yaşamış olursa olsun,ne kadar küçük görünürse görünsün,çevresinden ve onun için önemli insanlardan destek almadığında büyük olur.Bunun dışında hiçbir acıyı küçümseme,önemsiz görme hakkımız olmadığı gibi böyle tavırlar göstermek yanlıştır.Dolayısıyla acılar üzerinde kendimize göre sınıflandırmalar yapmamamız gerekir.Önemli olan karşınızdaki kişinin ne kadar yandığı kanadığıdır.
Hz. Mevlana "Dertlerine misafir gibi davran" demiştir," misafir gibi davranırsan onlar da misafir gibi hareket eder,
geldikleri yerde kalmayıp giderler."
Güzel bir söz "Denizde dalgaları bitiremezsiniz ama sörf yapmayı öğrenebilirsiniz" der. Deniz varsa dalga mutlaka olacaktır. Hayat varsa mutlaka problemler olacaktır.
Psikoloji insanı mutlu etmeye çalışmaz, insanın daha anlamlı ve güçlü bir hayat yaşaması için çalışır.
Çok küçük bir nesneyi, söz gelimi küp şekeri, gözümüzün dibine kadar yanaştırsak küp şekerden başka şey göremeyiz ve bu da dünyayı görmemize engel olur. Dertleri gözümüzde büyütüp olduğundan büyük görmek buna benzer. Her şeyin bir yeri vardır ve her şey yerine konmalıdır.
Bazı insanlar dertliliği kendisinin mazur görülmesi için meşru bir mazeret olarak ileri sürerler. Dertli olmanın kaba, anlayışsız, sabırsız davranmayı makul hâle getirebileceğini düşünerek hareket ederler.
Bir büyüğümüz, "Vaktim yok deme, iradem yok de" demişti.
"Sahip olmadığımız paralarla ihtiyacımız olmayan şeyleri alarak sevmediğimiz insanları etkilemeye çalışıyoruz."
Biri çok sevdiğimiz arkadaşımızın evine, diğeri de hiç sevmediğimiz başka birinin evine giden iki merdiven olsa bunları adımlarken hissedeceğimiz motivasyon benzer midir?