Kitap yazarı yaşadıkları ve şahit olduklarını satırlara aktarıp kendini ve dava arkadaşlarını ifade etmeye çalışmış. Çok fazla yorum yapabileceğim konu olmadığı aşikâr çünkü bu konu hakkında bize yansıyan ve dinlediğimiz kadarıyla biliyoruz veya bildiğimizi zannediyoruz.
Bence okuyun. Ben okudum..
Ölmeden erdem sahibi olunmuyorsa, ölünmelidir. İnsan için en zor olanı; onur ile konfor, erdem ile ekmek, ölmek ile olmak arasında karar vermeye zorlandığında ortaya çıkan çelişkidir.
Balyoz davasının bir duruşmasında Mahkeme Başkanı, elinde Türk bayrağı tutan yaşlı bir adamı dışarı atmıştı. Gerekçe bunu protesto amaçlı yaptığı algısıymış.
Kendi bayrağından rahatsız olan yargı mensubu olur mu?
Günümüzün zalimleri unutmasınlar ki hiçbir zulüm payidar olmamış ve her Firavun'un bir Musa'sı, her Sezar'ın bir Bratüs'ü, her Hasan Sabbah'ın da bir Hülagü'sü mutlaka olmuştur.
Hukuk dışı komplo davalarını destekleyen her hükümetin bir cemaati; bin bir türlü komployu, hiçbir ahlaki kaygı taşımadan, kural tanımadan yapabilen her cemaatin de bir hükümeti olacaktır...