Yazarın okuduğum ilk kitabı ve bayıldım. Kurgusu, anlatımı, dili muhteşem. Kesinlikle tüm kitaplarını okuyacağım :)
Bu serinin 1. Kitabı.
96 yaş gününde evde çocuklarına, gelinlerine, damatlarına ve torunlarına verdiği partide vefat eden Hüma, onlara bir defter, kolunda bir kelepçe ve ucunda birkaç tane anahtar bırakıyor.
Bu defterde 16 yaşından sonra yaşadığı tüm olayları tüm çıplaklığı ile anlatıyor ki ailede bu sırları hiç kimse bilmiyor.
*Yaşadığı aşklar
*Yaptığı evlilikler
*İlk eşi ve onun sırları
* Savaş zamanı
*Kayıpları
*Mücadeleler
*İnanılmaz acılar vs. vs. vs.
Defterin bir yerine kadar hepsi hikâyeyi şok vaziyette dinlerken, bir yandan da kendi hayatlarını içten içte sorgulamaya başlıyorlar.
Defterin sonlarına doğru ise en sevdiği küçük torunu olan ve adını taşıyan 25 yaşındaki Hüma’ya özel olarak bir not bırakıyor ve vasiyet ediyor.
Büyükkanne Hüma bıraktığı ip uçları ile torununu yönlendirerek geçmişte yaşadığı yerlere gitmesini ve hayatına dokunan bazı insanlarla tanışmasını , orada kasada ayrıca onu bekleyen bir defterin daha olduğu ve hikayenin meşhur kolyesi olan “Auroranın incilerini” almasını istiyor.
Auroranın hikayesi de ayrıca yer alıyor hikayemizde :)
1. Dünya Savaşı
2. Balkan harbi..
3. Alman denizaltısı tarafından batırılan İngiliz yolcu gemisi Lusitania’nın hikayesini
4. İstanbul – New York arası tarihi bir yolculuk yapıyoruz….
Tek kelime ile harikaydı. Serinin 2. Kitabı ile yoruma devam edelim...
Aurora'nın İncileri
