Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Sırt Krallığı
Marie LuEn Eski Sırt Krallığı Yorumları ve İncelemeleri
En Eski Sırt Krallığı sözleri ve alıntılarını, en eski Sırt Krallığı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müzik,sihir ve mozart kardeşler
Wolfgang Amadeus Mozart ve hayatı boyunca ilham aldığı, kendisi de müzisyen olan ablası Marianne Nannerl’ın gerçek dünyadan bir kaçış yolu bulmak için düşlediği ve Sırt Krallığı olarak adlandırdığı hayali diyar, Marie Lu’nun ilk tarihi kurgu eserinde büyülü bir maceraya ev sahipliği yapıyor. Bu macerayı ilgi çekici kılan ise her şeyin iki kardeşe sırtını döndüğü bu dünyanın, Mozart’ın gerçek yaşam öyküsünde de yer alması.Wolfgang Amadeus Mozart ve Marianne Nannerl birlikte Avrupa’yı dolaşıp konserler verir. Fakat Nannerl Mozart’ın beğeni toplayan bir bestekâr olacağına dair umudu oldukça azdır. Zira 18. yüzyıl Avrupa’sında genç bir kadın olan Nannerl için beste yapmak yasaktır. Nannerl’ın umut ışıkları her geçen yıl içinde sönmeye yüz tutarken, canından çok sevdiği küçük kardeşi Wolfgang’ın yetenekleri daha da ışıldamaya başlar.
Bu yüzden Nannerl, Mozart ile birlikte bir pencere kenarında, sırtını karanlığa dayayıp bestelerinin onu özgürleştireceği büyülü bir dünya yaratır. Bu dünyada her şey tersinedir. Kötülerin iyi, iyilerin kötü, Güneş’in olması gerektiği yerde iki kocaman Ay’ın olduğu, ağaçların bile ters durduğu bir dünya… Böyle bir dünyada Nannerl sırtını yine bu dünyaya dayar. İşte Sırt Krallığı da böyle doğar. Sırt Krallığı bu ters diyarda, sırt sırta durduğumuz tüm doğrularla bizi yüzleştirir.
mukemmel bi saheser
Sanirim en sevdigim kitabi buldum. Bilirsiniz kitap kurtlari icin en sevdigin kitap ne sorusuna cevap vermek cok zordur ve ben de Sirt Kralligini okumadan once onlardandim
.
Marie lu nun simdiye kadarki tum kitaplarini hayranlikla okudum. Hepsini cok ama cok severim. Ama sirt kralligi... sevmeyecegimi dusunerek basladim ve asik oldum. O kadar mukemmeldi ki.
Iki kardes arasindaki sarsilmaz bag, klasik muzige olan saygi, o donemdeki kizlarin toplumsal esitsizliklerden dolayi neler dusunebilecegi sanirim daha guzel islenemezdi bir kitapta.
.
Marie lu'nun bir tik ustu bi yazar yok benim fikrimce ve bu kitabi mukemmeldi. Inanilmazdi.
.
Beni tek rahatsiz eden se YAZIM HATALARI
epsilon yayinevi... duzgun yazamayacaksan boyle bir saheseri mahvetme... inanilmaz sinir bozucu....
Bir okur olarak Lu'nun kitabinda beni rahatsiz eden baska bi sey olmadi ki bu da yayinevinden kaynakli bir sey...
.
Kesinlikle bu kitabi okuyunn
Kitabı okudum Mozart'ın en büyük hayranı olduğum deli gibi araştırma yaptığım için, adına yazılmış ne olursa olsun beğeneceğim için harikaydı. Yazarın dili yavan diyebilirim. Mozart'tan çok ablası üzerindeydi. Kurgu olsada kıskançlığı abartılı buldum.
328 syf.
8/10 puan verdi
•Sırt Krallığı•
4/5
#kitapyorumu
Öncelikle selam, bir iki hafta süren bir rsden çıktım ve sonunda kitabı bitirdim
Önce konusundan sonra yorumdan bahsedeceğim.
Hepimiz ünlü müzisyen Wolfgang Mozart'ı biliyoruz. Ama ben bu kitap sayesinde ablası Nannerl'i tanıdım.
Nannerl, küçük yaştan itibaren piyano çalmayı babsından öğrenir. Çok harika bir
328 syf.
·
Puan vermedi
Sırt krallığı Mozart kardeşler tarafından kurgulanmış ütopik bir dünya.
Tüm dünya tarafından tanınan Woferl Mozart ve ablası Nannerl Mozartın hayatını kariyerini işleyen bir kitap.
Küçük Nannerl*in hayatında tek istediği şey unutulmamak
Babasının ilk öğrencisinin zamanla gözden düşmesini ötekileştirilip eserlerinin elinden alınmasını ve bu süreçte yaşadığı kardeş kıskançlığını babasına kendini ispatlama çabasını anlatıyor bize.
Yazarın kitabın sonundaki notuna yaşadıklarına düşünce tarzına ve kitabını bu kadar içselleştirmiş olmasına hayran kaldım.
Marıe lu eserlerini okurken hayran kaldığım güçlü bir yazar. Ve tek kelime ile yine döktürmüş….
Bazen çok merak edip heyecanlandığımız kitaplara bir türlü başlayamayız. Sırt Krallığı’ya ilişkim tam olarak buydu. Üç ay boyunca kitabı gözümün önünde tuttum ama bir türlü okuyamamıştım. En sonunda dayanamayıp “yeter artık” dedim
Kitap beklediğimden çok farklıydı. Masalsı havası ve gerçek hayattan tanıdığımız kişiler sayesinde tatlı bir heyecanla okudum. Nannerl’in kız olduğu için sürekli geri plana itilmesi, umutsuzluğa kapılması, kardeşine duyduğu anne sevgisi ve kıskançlığın arasında boğulması kalbimi kırdı. Güçlü, merhametli ve nahif bir havası vardı ve kitap boyunca onunla türlü maceralara atıldık.
Mozart’ı hepimiz besteleri ve ünüyle tanıyoruz. Yine de kurgu içerisinde onun kırılgan, yaşına göre çelimsiz bir çocuk olarak okumak değişik hissettirdi. Nannerl ve ikisinin birbirleriyle iletişimi, destek olmaları ve müziklerine hayranlık beslemeleri tatlıydı.
Bu tarz tarihi gerçeklere dayanan kurgularda en sevdiğim şey yazarın son kısımda kurguya nasıl karar verdiğini, ne kadarının gerçeklere dayandığını ve hangi noktalarda kurgunun devreye girdiğini anlatmasıdır. Sırt Krallığı fantastik bir kurgu yine de yazar son sözde Nannerl’in Mozart’ın bestelerindeki gizli kalan izlerinden bahsediyor
Çıkalı birkaç sene oldu ama siz de benim gibi henüz okumadıysanız Sırt Krallığı’na bir şans verebilirsiniz. Mozart kardeşlerle birlikte kendinizi bir masalın ortasında bulacaksınız.