Sıska Bacaklar

Tom Robbins

En Eski Sıska Bacaklar Gönderileri

En Eski Sıska Bacaklar kitaplarını, en eski Sıska Bacaklar sözleri ve alıntılarını, en eski Sıska Bacaklar yazarlarını, en eski Sıska Bacaklar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölüm adildir bekli ama, hayat kesinlikle değildir.
Sayfa 224 - Ayrıntı yayıncılıkKitabı okudu
"İnsanlar her şeyi cok ciddiye almak eğiliminde. Özellikle de kendilerini." "He. Ve belki de onnarın çoğu zaman böyle korkmalarının ve incinmelerinin sebebi budur. Hayat, bu kadar ciddiye alınmayacak kadar ciddi."
Sayfa 246 - Ayrıntı yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Toplumlar ancak, doğaüstü bir öteki dünyaya inanmaya ikna edildiği sürece baskı altında tutulabilir ve denetlenebilir. İnsanlar, sonunda bu dünyadan kurtulup gökteki, cankurtaranların gereksiz olacağı ve havuzların hiç kapanmayacağı bir tatil köyüne gideceklerine inanırlarsa her türlü zorbalığa, yoksulluğa ve kötü muameleye katlanabilirler. Üstelik inançlı insanlar genellikle, hükümetlerinin gireceği her türlü askeri macerada postlarını deldirmeye gönüllüdür. Öteki dünya kavramı kitleleri yönetilebilir kılarken, efendileri de yıkıcı kılar.
Pazar gunleri bile
Seksin pis ve ayıp olduğunu düşünen insanlar var, seks zihinlerini sürekli meşgul ediyor ve ona deli oluyorlar, onunla ilgisi olan hiçbir şey istemiyorlar, ona kimsenin karışmasını da istemiyorlar. Seksin bir annenin elmalı turtası kadar doğal ve sağlığa yararlı olduğunu düşünen insanlar da var, bu konuda rahatlar ve ona doyamıyorlar, pazar günü bile...
Din, Tanrının elini kolunu bağlama girişimiydi. Tanrı, sonsuza dek akan, ebediyen hareket eden, kayan bir biçimdi. Onun doğası buydu. Mutlaktı gerçekten de; mutlak mobil, mutlak aşkın, mutlak esnek, mutlak gayrişahsi. Onun tanrı ve tanrıça yönleri vardı fakat onun erkekliği ve dişiliği, yıldızlığından ya da tornavidalığından daha fazla değildi. O tüm bunların toplamıydı ama bu toplam asla bir tebeşirle kara tahtaya yazılamazdı. Tanrı, tanımlamanın, bilmenin, anlamanın ötesindeydi. Tanrı; yaratmak bölü yok etmektir, demek onun yapılabilecek en yakın tanımıydı. Ama zayıf ruhlar, bön zekalar bununla yetinmemişti. Onlar Tanrıya ille de bir surat takmak istediler. Üstelik ona insanların (öfke, kıskançlık, kızgınlık gibi) basit duygularını yakıştıracak kadar ileri gitmişler ve bir an durup da, eğer Tanrı bir varlıksa, hatta yüce bir varlıksa dualarımızın onu çoktan, fena halde sıkmış olması gerektiğini düşünmemişlerdi.    Tanrı genişleyen bir şeydi, dinse daraltıcı."
Hayatın tekinsiz evinde gıcırdamayan tek basamak sanattır.
Reklam
93 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.