Hiçbir bağımlılığım yoktu, hiçbir şeye inanmıyordum. Bu, şüpheci olduğum, kendimi yararlı bir şüphecilik ve akılcı bir merakla donattığım ya da bütün tartışmaları her yönden gördüğüm anlamına gelmiyordu; sadece kendimi özdeşleştirebileceğim hiçbir iyi nedenim, ödün vermeyeceğim bir ilkem, temel bir düşüncem yoktu. Varlığını tutkuyla ya da sakince savunabileceğim üstün bir varlık yoktu.
Sayfa 17 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu