Siyasi Hermenötik sözleri ve alıntılarını, Siyasi Hermenötik kitap alıntılarını, Siyasi Hermenötik en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zira bir düşünceye dolaylı atıfta bulunmak, gerçekte bu düşünceyi açıklamak değil, fakat onu açıklamaya niyetlenmek anlamına gelir. Niyetin gerçekleştirilmesi kesinlikle yazara değil ancak okuyucuya bağlıdır.
Sayfa 206 - Farabi’nin Eflatun’un Kanunlarını Okuyuş Tarzı
İnsan bilimleriyle ilgili bir hermönetiğin ahlaki bilgiden ayrılmış bir matematiksel bilgiden öğrenebileceği bir şey kesinlikle yoktur. İnsan bilimleri bu tür bir “teorik” bilgiden daha çok ahlaki bilgiye yakındır. Onlar “ahlaki bilimlerdir”. Onların nesnesi insan ve onun kendisi ile ilgili bildiği şeydir.
Aristo, insanda ahlaki bilginin temelinin oreksis, çabalama ve onun sabit bir tavır (heksis) haline gelişi olduğunu göstererek dengeyi yeniden tesis eder..
Seküler din diye adlandırılabilecek şeyin istila tehlikesi kuşkusuz kaçınılmazdır; her topluluğun anma günleri, bayramlar, bayrakların açılması ve bu olaylara iştirak eden tam bir saygıyla karışık coşkunun damgasını vurduğu sivil düzenin belli ölçüde kutsallaştırılmasına ihtiyaç vardır. Bu noktada açık olmadığımızı kabul etmeliyiz: Asgari bir seküler din olmaksızın yaygın fikirlere sadakati, gerçekte nasıl yeniden canlandıracak ve faaliyete geçireceğiz?
Bir sanatkarın kendi plan ve iradesine göre bir şeyler yapmayı öğrenmesine benzer şekilde insan, olması gerektiği gibi, kendisini gerçekleştirmeyi öğrenebilir mi?
Pozitivizm artık August Comte onu ilk kez ortaya koyduğunda amaçlandığı gibi değildir. Hala o, modern bilimin en yüksek bilgi türü olduğunu iddia etmekle Comte ile hemfikirdir zira o teoloji ve metafiziğin yaptığı gibi Neden’le ilgili mutlak bilgiyi değil, Nasıl’la ilgili göreceyi amaçlamaktadır. Ancak faydacılık, evrimcilik ve yeni Kantçılık tarafından değiştirildikten sonra, Comte’un modern tabiat bilimi modeline göre biçimlenen sosyal bilimin modern toplumun entelektüel anarşisinin üstesinden geleceğine dair ümidini tümüyle terk etti..
Zira hep aynı şekilde anlaşılan geçmiş, gerçekte artık daha fazla anlaşılmak istenmeyen geçmiştir. Diğer bir deyişle var olma enerjisini yitirmiş demektir.