Öncelikle hemşerim ve meslektaşım Bahadır Yenişehirlioğlu'na teşekkür etmek istiyorum. Konuya geçmeden mekana değinmek istiyorum. Kitapta mekan olarak Akhisar'ı seçmesi ve tarihinden (Thyateria, Amazonlar, ilk kilise), coğrafyasından (Karahöyük dağı) ve sosyo ekonomik durumundan (zeytin, tütün) bahsetmesi, bunu hikayeyle bütünleştirmesi çok hoşuma gitti. Memleketim diye demiyorum ama nasıl Yaşar Kemal okurken Çukurova'da, Cengiz Aytmatov okurken Orta Asya'nın bozkırlarındaymışım gibi hissediyorsam bu kitabı okurken de Akhisar ve tarihinde dolaşmış gibi hissettim kendimi.
Hikayeye gelecek olursak olay örgüsü ve konu çok iyiydi, açıkçası bu kadar iyi bir şey beklemiyordum. Şizofren olan bir kız ve bunun çevresinde geçen ama çoğu karakteri ve hayatlarını ayrıntılı olarak bize aktaran bir kitap olmuş. Dil olarakta gayet iyi ve duygu dolu okuyucuyu olayların içine çeken bir kitap. Bölüm sonlarında ki abartılı şiirsel kısımlar hoşuma gitmedi sadece ve bu kadar dram biraz ağır geldi. Ama kitapta yer yer çok beğendiğim kısımlar oldu.