Son İki Eylül
Hulki AktunçEn Beğenilen Son İki Eylül Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Son İki Eylül sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Son İki Eylül kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beklediğimiz her şeyi büyük bir uyum içinde vermişti bize: SESSİZLİK. Büyük harfli bir sessizlik elbette, yoğun.
Sayfa 39Kitabı okudu
Defterler, defterler. Bütün bir geçmiş, binlerce sayfanın içine gömülü.
Sayfa 23Kitabı okudu
Senin defterlerinde yarım kalan, yarım bile kalmayan, her şeyde yarım kalmaktır.
Sayfa 23Kitabı okudu
Kendimi kesebileceğimi, deşebilecegimi bilirim. Ya başkalarını?
Sayfa 101Kitabı okudu
Kitaplar, değil mi? Başkalarının bize armağan ettiği, dikte ettiği kişiliklerimiz, sınır çizgilerimiz; başka insanların adımları, ayaklarımıza giyebildiğimiz adımları başkalarının; yüreklerimize sürebildiğimiz aşkları, kaçışlarımızı çerçeveleyebildiğimiz firarları. Cinselliğimizi yakıp yakıp söndüren ağızları dudakları kalçaları apışları kasıkları. Sayfalarını kıvırdığımız dönüm noktaları, uyku ve sersemleme anları, altını çizdiğimiz (insanın altını çizmişti) doğruları ve yanlışları. Yarım bıraktığımız hayatları onların.
Geçmiş diye tutturamayacak kadar genç ama genç yıllarla hesaplaşmazsam gelecekten de söz edemeyecek kadar yaşlıyım.
Çığlığı nasıl derleyebilirim? Gitme, yardım et bana. Başımın üzerine asılmış suskuyu yok etmek için yardım et bana.
Düşlerimiz sabaha kadar açıktır.
Sayfa 118Kitabı okudu
Korku! Bizlerin yeni edindiğimiz bir takıydı korku. (Sen 'yeni' sanıyordun.) Hemen alıştık ve bizim toplumumuzda yaşayanlar hiçbir duyguyu böyle somut yaşamamışlar... (Hani 'yeni'ydi?)
Birileri, başka birilerini bırakır gider hep. Zaman, bizi bırakır. Zamana asıldığımızda da, uça uça tüy telek yitiren kuşlarız. Sonunda yalın kanatlarımız kalır. Hiçbir buluta eremeyen güdük kollar. Çırpınırız. Yakalanır ve solarız..
"Mekân duygusu, insanı tanımlar," dedi. Düşün bakalım, hayatının kaçta kaçı, senin kullandığın mekânlarda geçiyor, kaçta kaçı seni kullanan mekânlarda geçiyor?
Sayfa 86
Sina Suat Hanım
Hayatının Kemali Beyle çakışan bölümleri dışın da, olağan bir kadındı. Kemali Beye hiç inanmamıştı. Olsa olsa, kocasının attarlığından etkilenmiştir. Çünkü, açıklayamadığı her şeyi sever, açıklayamadığı her şeyden zamanla korkardı: Korktuğu anda da biterdi sevgisi. Yok ediciliği başlardı. Böylece, onunla yaşayan herkeste 'ne zaman korkacak?' sorusu bir işkenceye dönüyor. Olağan kalbi neydi bu hanımın? Saftoron sevgi. Öbürü, korkuydu. Onun ara zamanları zihnin deki küçük bir mumun yanışı... o mumun (küçücek) birden sönüp yine cücecik bir karanlığın oluşması.
Sayfa 95
Yalnız, ayrık, kendi ayak seslerini dinleyen biri. Kendisini gözlemeye çalışan, izleyen, kendisi için pusuya yatan biri. Bir eylül yurttaşı Bir benlik ajanı. Korkunç, dayanılmaz biçimde uzmanlaşmış, gözünden hiç şey kaçmayacak kadar da yapayalnız. Uykusu hafif, düşleri silik, uyanışları sıçrayarak, günleri de birbirinden belalı milyonlarca saniye.
Sayfa 204