En Eski Sonsuz Gül kitaplarını, en eski Sonsuz Gül sözleri ve alıntılarını, en eski Sonsuz Gül yazarlarını, en eski Sonsuz Gül yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Karanlık Herakleitos’un koca ırmağı
Gizemli yatağında dur durak bilmeden
Akar gider geçmişten geleceğe,
Akar gider bir unutuştan ötekine.
Hâlâ acı çeken bir şey. Yakaran bir şey.
Sonra gelir dünya tarihi. Şimdi.”
“Gece yarısı saatleri saçıp savururken
Bereketli zamanı,
Daha da ötelere gideceğim Ulisses’in yoldaşlarından,
İnsan belleğinin ulaşamadığı
Düşler ülkesine.
Aklımın almayacağı parçalar kaldı bende
O sualtı dünyasından:
İlkel bir bitki bilimden otlar,
Her türden hayvanlar,
Ölülerle konuşmalar,
Aslında hep birer maske olan yüzler,
Çok eski dillerden sözcükler,
Ve zaman zaman bir korku, gündüzün
Bize sunduğuna hiç benzemeyen.
Ya bunların hepsi olacağım ya da hiçbiri.”
“Londra’nın bu kızıl labirentlerinde
bakıyorum en garibini seçmişim insan
uğraşlarının, bir bakıma hepsi de,
kendine göre, öyle olsalar bile.
Ele geçmez cıvada
felsefe taşını arayan
simyacılar gibi
sıradan sözcükler yapacağım
-hileli kumarbaz kâğıtları,
halkın uydurduğu sözler-
Thor esin ve patlama,
gök gürlemesi ve tapınmayken
onları büyülerinden vazgeçireceğim.”
“Bugünün deyişiyle,
sırası gelince ben de
ölümsüz sözler söyleyeceğim;
daha değersiz olmamaya çalışacağım
Byron’un yüce yankısından.
Yaralanmaz olacak ben olan bu toz.”
“Bir kadın aşkımı paylaşırsa,
şiirim onuncu katma değecek eş merkezli göklerin;
bir kadın omuz silkerse aşkıma,
ezgiler yaratacağım hüznümden,
zamanın içinde yankılanan koca bir nehir.
Kendimi unutarak yaşayacağım.
Görür gibi olup unuttuğum o yüz olacağım
Hainliğin kutsal yazgısını
kabul eden Yehuda,
bataklıktaki Caliban,
korkusuz ve inançsız ölen
paralı asker olacağım,
yazgının geri çevirdiği yüzüğü
görmekten korkan Polycrates,
benden nefret eden o dost olacağım.
İran bülbülü sunacak bana, Roma kılıcı..”