Sonsuz Gün Batımında Gönderileri
Sonsuz Gün Batımında kitaplarını, Sonsuz Gün Batımında sözleri ve alıntılarını, Sonsuz Gün Batımında yazarlarını, Sonsuz Gün Batımında yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...
hiçbir şey yoktu, duvar saatinin tik taklarından başka hiçbir şey
anladım, delicesine sevmem
gerekliydi, gerekliydi, gerekliydi
...
Sonsuz Gün Batımında
Furuğ Ferruhzad
Aşk
''Her zaman bir aralık var
Pencere ile görmek arasında
Niçin bakmadım niçin
Bir adam yağmurlu ağaçların altından geçerken
baktığım gibi?''
''Nasıl büyüdü yüreğimin yarım kalmışlığı
Tamamlayamadı bir türlü hiç olan yarım öbür yarımı''
''Uzaklardan
Gelen sesimi dinle benim
Gör beni koyu sisinde sabah dualarının
Ve aynaların dinginliğinde''
"Kimse götürmeyecek beni kırlangıçların
şölenine...
Uçamayı hayal eden kuş, ölmek üzere..."
Kimse beni fikren ve ruhen eğitmedi. Sahip olduğum şeyleri kendim elde ettim ve sahip olmadığım şeylere de sahip olabilirdim ama huysuzluklar, kendini bilmezlikler ve hayatın çıkmaz sokakları onlara ulaşmama izin vermedi.
Arzum İranlı kadınların özgürlüğü ve haklarının erkeklerle eşit olmasıdır. Bu ülkede erkeklerin adaletsiz dünyasında kız kardeşlerimin çektiği sıkıntıları biliyorum. Sanatımın yarısını onların dert ve ıstırapları için
kullanıyorum.
Iran müziğini var olan hüzün ve kederden dolayı seviyorum. Ben aslında kederi seviyorum ve eziyetten keyif alıyorum.
... Benim kötülüklerimin nesi var, güzelliklerimin acizliğini ve utananı açıklamaktan başka; gözlerime kadar duvar ördükleri bu dünyadaki tahammülüm esaret inlemesinden başka bir şey değildir ve karneye
bağladıkları güneştir ve fırsat kıtlığıdır, korkudur, boğulmadır, hakarettir.
254 syf.
·
Puan vermedi
Benim için epey şaşırtıcı olan bir şeyi keşfettim bu kitapla. 1962 yapımı kısa bir Iran belgeseli vardı yıllar önce izlediğim ve kalbime dokunan. " House is black" ve ya "ev karadır" . Bu filmin yönetmeninin Furuğ Ferruhzad olduğunu bilmiyordum mesela. Film beni fazlasıyla sarsmıştı. Cüzzamlı hastaların günlük yaşamıyla ilgili bir belgeseldi ve izlenmesi fazlasıyla ağırdı, insana yaşadığı hayatı ve şükretmeyişini hatırlatıyordu. Insan doğasına bu kadar hakim olması ve insan acılarını bu kadar derin hissetmesi dışında birde bunu göstermiş görsel olarak. Oldukça başarılı bir şair..iyi okumalar
“Tavandaki eğri büğrü yazılarda
Gözlerimi gördüm
Ağır bir kadeh gibi
Kuruyordu avuçta, sararmışlıklarda, karabasanlarda...”
Sayfa 193