Yaşarken bile efsaneleşmiş, Hakk'a yürüyüşü destanlaşmış; bütün hayatı boyunca vatanı, milleti, devleti için kara bir sevda ile yanmış; kutsal bir dava için yana yana pişmiş, pişerken üşümüş, üşürken bile Rahman’ı, sonsuzluğun sahibini düşünmüş, şehit Muhsin Yazıcıoğlu ağabeyim için yazılan yüzlerce şiirden ancak bir kitap hacmi kadar olanını bir araya getirerek sizlere arz etmenin heyecanını duymaktayım.
O’na ve onun bu son yolculuğunda yol arkadaşlığı ederek sonsuzluğa yürüyüşe çıkan aziz kardeşlerim, Erhan ÜSTÜNDAĞ, Yüksel YANCI, Murat ÇETİNKAYA, İsmail GÜNEŞ ve Kaya İSTEKTEPE’ye Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.
Mazide tertemiz bir iz bıraktılar. Karlardan ak kanatlarla kanatlandılar.
Sonsuzluğun Sahibine sunulan arzuhalleri hüsnü kabul gördü, uçmağa vardılar.
O gün içindeki kıpır kıpır coşku; şimdi milyonlarca seveninin duygu seline dönüştü. Kimi satırlara döktü içini, kimi hislerini yansıtmak için kelimelerle cümleler kurmaya çalıştı, kimi gözyaşlarına bıraktı anlatılamaz duygularını.
Binlerce çareyi mısralarda aradı.
Şiirleştirdi hasretini, sevgisini, hatıralarını..
SONSUZLUĞA YÜRÜYÜŞ kitabı böyle doğdu. Sonsuza yürüyenlerin destanıydı bu. Sımsıcak, samimi, yürekten mısralar kitaba dönüştü.
Efsaneydi destan oldu, gül idi gülistan oldu, vazgeçilmez bir canandı ölümsüz bir can oldu..
Çaresize aman idi, gidişi çok yaman oldu, mazlumun gür sesi idi cümle âleme feryadı figan oldu
Bir yanda veda, bir yanda vuslat
Bir yanda biz.. her yanda Rabb’imiz
Yetmedi, yetemezdi sevgimiz.
O en çok sevene lâyıktı; O’na gitti. Bizde kalan hatıralar ve
Veda…
Doğan Ürgüp
Sivas BelediyeBaşkanı