(ciltli)

Sorularla Osmanlı İmparatorluğu

Erhan Afyoncu

Öne Çıkan Sorularla Osmanlı İmparatorluğu Gönderileri

Öne Çıkan Sorularla Osmanlı İmparatorluğu kitaplarını, öne çıkan Sorularla Osmanlı İmparatorluğu sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Sorularla Osmanlı İmparatorluğu yazarlarını, öne çıkan Sorularla Osmanlı İmparatorluğu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
06.02.2023
“Meded, meded bu cihânın yıkıldı bir yanı Akıtdı yaşımızı, yakdı nâr-ı hicrânı. Nolaydı görmiye idi bu macerayı gözüm Yazıklar ona, revâ görmedi bu râyı gözüm
Sultan II. Mustafa, son derece hırslıydı. Şehzâdeliği döneminde zaaf ve tereddütlerinden müteessir olduğu için bir an önce hükümdar olmak istemişti. Hükümdarlığının üçüncü gününde yazdığı bir hatt-ı hümâyûn padişahın hırsını ve hayallerini gösteriyordu. II. Mustafa, sadrazamına gönderdiği hatt-ı hümâyûnda, “Padişahların hangisi zevk ü sefa ve rahata düşmüşse tebaasının rahat yüzü görmediğini ve babası IV. Mehmed zamanından kendi zamanına gelinceye kadar padişahların zevk ü sefa ile meşgul olup, devlet işlerindeki ihmalleri yüzünden düşmanların dört taraftan hücuma geçtiklerini ve bundan dolayı zevk ü sefa ve rahatı kendisine haram edip, büyük ceddi Kanuni Sultan Süleyman gibi bizzat ordunun başında sefere gitmeye azmettiğini, fakat bizzat sefere gitmesinin mi, yoksa Edirne’de kalmasının mı muvafık olacağını iyice görüşülerek Allah rızası için doğrusunun bildirilmesini” yazmıştı. Padişahın hatt-ı hümâyûnu, diğer devlet adamlarına da okundu. Üç gün süren tartışmalardan sonra, sultanın bizzat sefere gitmesinin büyük masraf gerektirdiği, bu yüzden de bu sene Edirne’de oturup, sefere serdar göndermesinin daha uygun olacağı II. Mustafa’ya arzedildi. Ancak sultan “Bana ağırlık ve hazine lazım değil! Gerekirse kuru ekmek yerim, vücudumu din uğruna feda ederim. Her türlü zorluğa tahammül ederim. Allah yolunda hizmet sona ermeden seferden dönmem. Elbet kendim giderim” deyince, devlet adamları itiraz edemedi ve sefer hazırlıkları başladı.
Reklam
Patrona Halil
“Patrona”, Osmanlı donanmasındaki gemilerin ikincisine verilen isimdir. Donanmada kaptanıderyanın kullandığı birinci gemiye “Kapudane”, ikinci gemiye “Patrona”, üçüncü gemiye ise “Riyâle”denilirdi. Patrona Halil, Patrona gemisinde bir müddet leventlik yaptığı için bu lakapla anıldı.
Çobanlıktan veziriazamlığa uzanan serüven: Sokollu Mehmet Paşa
Sokollu öldürülmeden bir gün önce I. Murad’ın Kosova Muharebesi’ndeki şahadetini dinlerken ağlayarak Allah’tan kendisine de böyle bir şehidliği nasip etmesini dilemişti. 16 yaşında, papaz olmak üzere eğitim gören bir genci alıp, yıllarca devlet hizmetinde kullanıp, ölümünden önce de ona bu sözleri söyletebilen Osmanlı sisteminin ne kadar muazzam olduğuna dikkat edilmelidir.
Türkiye’ye matbaanın geç gelişi bitip tükenmek bilmeyen bir tartışma konusudur. Ancak Osmanlı tarihinde üzerinde düşünülmeden tartışılan konuların en başta geleni de bu meseledir. Kimi günah diye matbaanın gelişine engel olundu derken, kimi de hattatların boykotundan gelmedi der. Ancak gerçek çok basittir; matbaa okumadığımız için gelmedi.
FSM
Büyük oğluna Osmanlı İmparatorluğu’nda gazanın ve fütuhatın en önemli temsilcilerinden Yıldırım Bâyezid’in adının verilmesi manalıdır. En küçük oğluna ise İran’ın en ünlü hükümdarlarından Cem’in adının verilmesi onun hükümdarlık anlayışının sınırlarının ne kadar geniş olduğunu gösterir.
Reklam
543 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.