Spinoza ve Stoacılar
Jon MillerSayfa Sayısına Göre Spinoza ve Stoacılar Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Spinoza ve Stoacılar sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Spinoza ve Stoacılar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Stoacıların savunduğu üzere, 'eğer neden olunmamış bir hareket ortaya çıksaydı dünya parçalanır ve bölünür, birliğini koruyamaz, daime tek bir düzen ve idare uyarınca yönetilirdi.' Spinoza'nın deyişiyle, 'doğada olası hiçbir şey yoktur, tüm şeyler tanrısal doğanın zorunluluğuyla belli bir tarzda var olmaya ve etki üretmeye belirlenmiştir.'
Sayfa 20 - alBaraka Yayınları, Felsefe DizisiKitabı yarım bıraktı
Stoacılar için:
Yaşamın amacı 'doğaya uygun yaşamak', yani kişinin hem kendi doğasına hem de evrenin doğasına göre yaşaması halini alır... Ve mutlu insanın erdemi ve çalkantısız bir yaşam akışı işte tam da budur; her şey evrenin yöneticisinin iradesiyle her birimizin içinde mevcut olan daimon'a uyarak yapıldığı zaman.
Sayfa 21 - alBaraka Yayınları, Felsefe DizisiKitabı yarım bıraktı
Spinoza Stoacı mı? Bu pasaj ona ait.
İnsanın gücü çok sınırlıdır ve dışsal nedenlerin gücü tarafından sonsuzca aşılır. Bu yüzden, dışımızdaki şeyleri kendi yararımıza uygun hale getirecek mutlak bir gücümüz yoktur. Böyle olsa da yarar ilkesinin gereklerine ters düşecek şekilde başımıza gelen şeylere serinkanlılıkla tahammül etmeliyiz, eğer ki kendi üzerimize düşeni yaptığımızın, sahip olduğumuz gücün bu şeylerden kaçınabilmemizi sağlayacak ölçüde büyük olmadığının ve düzenini izlediğimiz doğanın bütününün bir parçası olduğunuzun bilincindeysek. Eğer bunu açık ve seçik olarak anlarsak, anlağımız tarafından tanımlanan parçamız, yani daha iyi olan parçamız, bundan tümüyle tatmin olacak ve bu tatmin halini sürdürmeye çabalayacaktır. Çünkü, anladığımız ölçüde, zorunlu olandan başka hiçbir şey, istemeyiz ve doğru olandan başka hiçbir şeyden mutlak olarak tatmin olamayız. O halde, bu şeyleri doğru anladığımız ölçüde, daha iyi olan parçamızın çabası doğanın bütününü düzeniyle uyuşur.
Sayfa 25 - alBaraka Yayınları, Felsefe DizisiKitabı yarım bıraktı
Günümüzde, bilim artık evrenin bir amacının bulunduğu ya da insanların varlık hiyerarşisinde (tabii eğer bir hiyerarşi varsa) özel bir yer işgal ettikleri fikrine itibar etmemektedir. Dolayısıyla eğer bugün Stoacı biri mevcut olsaydı, kozmolojisinin bilimin öğrettikleriyle tutarlı olmayan Doğa görüşü lehine vazgeçerdi.
Sayfa 101Kitabı okuyacak
Dış cisimlere ilişkin sahip olduğumuz idealar dış cisimlerin doğasından ziyade kendi bedenimizin durumunu gösterirler.
Sayfa 118 - alBarakaKitabı okudu
“Öyleyse tüm bunlardan açıkça görülüyor ki biz herhangi bir şeyin iyi olduğuna hükmettiğimiz için onun için çabalıyor, onu murad ediyor, istiyor ve arzuluyor değiliz; bilakis, biz bir şey için çabaladığımız, onu murad ettiğimiz, istediğimiz, arzuladığımız için onun iyi olduğuna hükmediyoruz.”
Sayfa 187Kitabı okudu
Ahlaki kavramlar ve değer yargıları erek nedenlere ve teolojiye bağlı olarak ortaya çıkarlar, yapaydırlar. Hayal gücünün hallerinden başka bir şey değildirler. Böyle olmakla birlikte, bunlardan tümüyle vazgeçmek gerekmez, özellikle de yararlı ya da değerli bazı yönleri tespit edilirse. Tümüyle vazgeçmek yerine bunlara felsefede yeni bir zemin ve yer vermek gerekir.
Sayfa 188Kitabı okudu
Hiçbir şey bizim için doğamızla tamamen uyuşan şeylerden daha mükemmel olmadığından, dâhil olabileceğimiz en iyi yaşama düzeni, bizim gibi başka bir insanla tamamen uyum içinde yaşayacağımız düzendir.
Sayfa 190Kitabı okudu
Stoacılıktaki genel buyruk doğaya uygun davranmaktır. Hem kişinin kendisinin doğasına hem de evrensel Doğa’ya.
Sayfa 191Kitabı okudu
Stoacılar insanların belli bir yaşta rasyonel hale gelebileceklerini iddia etmişlerdir. Yeterince yaşadığımızda, rasyonel olmak için gereken malzemeye sahip oluruz; bu eşiği geçene kadar sadece potansiyel olarak rasyonel varlıklarızdır. Dolayısıyla potansiyel rasyonellikten bilfiil rasyonelliğe doğru değişimin tecriden, zamanla ve artan deneyimle birlikte gerçekleştiği söylenebilir. Böyle olmakla birlikte, kişinin rasyonel hâle geldiği tam o anda keskin bir dönüşüm gerçekleşebilir. Kademeli gelişim ve ardından gelen ani değişimin bu betimlemesi, insanlar bilgeleştikleri zaman gerçekleştiği söylenen dönüşümü yansıtmaktadır.
Sayfa 203Kitabı okudu