Morrison uzın zamandır aklımda olan bir yazar, kalemini, kitaplarını merak ediyordum.
Morrison 1993 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan ilk siyahi kadın yazar. Bunun dışında Pulitzer gibi pek çok önemli ödülü almış.
Bu kitabını isminden dolayı seçtim lakin nedenini öğrenebilmek için 396 sayfayı okuyup bitirmem gerekti zira ismin nedeni kitabın son sayfalarında anlaşılıyor. (sizde merak ettiyseniz benim gibi kitabın hepsini okumanız gerekiyor.)
Kitabın konusuna gelince ; ayrımcılığın, dışlanmanın, horgörülmenin ve ötekileştirilmenin kitabı diyebiliriz. Üç nesil Ölü ailesinin üzerinden, tahakkümden kurtulmaya, ırkçılığın sosyal dokuya işlemiş tezahürleri ile baş etmeye çalışan siyahilerin mücadelesi anlatılmış. Afrika'dan pamuk işçiliği için getirilen siyahilerin zamanla unutulan, yitirilen geçmişlerini arama, köklerini bulma çabaları efsanelerle harmanlanarak kurgulanmış.
Hak ve Adaletin tek taraflı olarak işlediğinde, doğacak sonuçlara da dikkat çekmiş Morrison.
Irkçılığın günümüzde halen devam ettiği düşünüldüğünde, o dönemlerde yaşananları tahayyül etmek bile çok zor. İsimleri yok, canlarının, yaşamlarının hiç bir değeri yok en iğrenç zevkler için kullanılan siyahilerin yaşadıkları zulm ve acılar çok korkunç.
Benden bu kadar. Sağlıcakla ve kitapla kalın. Şevkat, merhamet, sevgi ve barış içinde yaşayacağımız bir dünya diliyorum
