Sultan Vahideddin kitaplarını, Sultan Vahideddin sözleri ve alıntılarını, Sultan Vahideddin yazarlarını, Sultan Vahideddin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sultan Mecid, kimi hâin, kimi gâfil bu devlet ricâlinin elinde âdeta bir oyuncak hâlindeydi. Kendisine yapılan telkinlerin tesiriyle ll. Mahmud'un başlattığı "batıyı ictimâî hayatı itibariyle iktibas" yoluna devam etti.
O derecede ki, İstanbul'daki Fransız elçiliğinde verilen bir baloya göğsünde "Legion d' Honnour" nişanını takarak katılmış ve kadınlı erkekli bu baloda batılı kıyafetiyle arz-ı endam etmiştir. Ricâlse, 28 Haziran 1855 günü ilk olarak imzaladıkları kredi anlaşmasıyla devlete ileride çok pahalıya mâl olacak borçlanma yolunu açmışlardı. Borç parayla Dolmabahçe Sarayı, Beylerbeyi Sarayı ile Küçükssu ve lhlamur kasırları hep batı özentisi, asâletsiz, piç, barok stilinde inşa edilmiş ve devlet böylece dönüşü olmayan bir borçlanma macerasına sürüklenmiştir.
Bu itibarladır ki, İslâm tarihinin -asr-ı saadetten
sonra- en büyük siyâsî varlığını teşkil eden Osmanlılar devletlerini Hazret-i Peygamber tarafından Medine'de kurulmuş bulunan o çekirdek devletin bir devamı olarak kabul ediyor ve onu zaman zaman "Devlet-i Muhammediye" sûretinde yâd ediyorlardı. Gerçekten 1821
Mora isyanı
Kadir Mısıroğlu tarafından yaşamında adıma özel imzalanmış bir kitaptı. Sultan Vahideddin'e yapılan haksızlıkları anlatıyor.Her ne olursa olsun atamızın ecdadımızın kabrinin başka ülkede olması gerçekten acı. Kaldı ki Vahideddin istese giderken kasadaki tüm parayı alırdı. Ama kendisi bir kuruş bile almadan gitti ve İtalya'da ki bakkallara olan borcundan dolayı koskoca Osmanlı Padişahı'nın cenazesine haciz geldi. Daha kötüsü soyundan gelen kimse Osmanlıyı bilmiyor asimileşmiş bir şekilde yaşıyorlar.
"Benim hayatımı boş verin; eğer işgalciler aziz İstanbul’un fetih sembolü olan Ayasofya’ya çan takmaya gelirlerse, benden emir beklemeden ateş açın ve son nefesinize kadar Ayasofya Camii için savaşın ! "
[Sultan Vahdeddin Han]
Kelime haznesi geniş olanların çok rahat anlayabileceği bir kitap,yalnızca kitabın sonunda sultan vahdettinin vefatıyla alakalı malumat vermemesi benim için bir eksiklik teşkil ediyor onun dışında güzel diyebilirim
"Ben devlet ve memleketime bir hizmet etmek ümidinde bulunmasaydım, Çengelköyü'nde rahat rahat otururken, bu bâr-ı azîmi (ağır yükü) kabul etmezdim. Bu yaştan sonra mezarıma 'padişah' diye yazdırmak emelinde değilim!"
Sultan Vahiddedin Han