Kavimler, tutkularının ve çıkarlarının gerektirdiği her türlü rezilliği görmezden gelen, hoşgörücü bir tanrıya sığınmayı adet edinmişlerdir: ve alın yazısı (kader) ifadesiyle de kendilerini teselli etmiş, hem de kendilerini mazur görmüşlerdir...
İnsanlar, kimden oldukları bilinemeyen atalarının uydurmuş olduğu mistik yalanların doğru olduğuna ve asla kendinin ve genellikle insanın kendi yapıtı olmadığına inanmaktan hoşlanırlar.
Bilimin ve özgür düşüncenin gelişmesine, yüzyıllarca engel olmaya çalışmış bulunan kilise, manastır be medrese adamlarıyla bunların çömezleri, hemen daima düşünmek ve öğrenmekten uzak kalan bilgisiz bir çoğunluk oluşturmuştur.