Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tanrı Kimseyi Duymuyor

Özen Yula

En Eski Tanrı Kimseyi Duymuyor Gönderileri

En Eski Tanrı Kimseyi Duymuyor kitaplarını, en eski Tanrı Kimseyi Duymuyor sözleri ve alıntılarını, en eski Tanrı Kimseyi Duymuyor yazarlarını, en eski Tanrı Kimseyi Duymuyor yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hepimiz kısmen bozuyorduk dili, cümleleri iyiden iyiye deviriyorduk. Hepimiz bir bütünün parçasıydık.-O kadar kirli, farkında olmadan fani, o kadar uzaktık ki bir masalı masal tadında anlatabilmekten, anlatamam sana güzel evladım. Her neyse!-
Sayfa 25 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
Bana uzaktan da gelse tebessümün, razıydım. Âlem dedikleri bu varlık içinde yokluk, çokluk içinde teklik, heplik içinde hiçlik yerinde ben biçare seni sevdim. Daha ne diyeyim. Tebessümü bile esirgemen ikimizin de sonunu getirdi. Bunu, bu tutku dilinin türlü ilmeklerini senden iyi kim söker?
Sayfa 53 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
Reklam
Katilini ikimiz de biliyoruz. İkimiz de susuyoruz. Bu topraklarda susmak öğretildi bize çocukken. Seni çok sevdim Şems. Hem de bir Tanrı’dan çok daha fazla.
Sayfa 60 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
Bu ülkenin kanunlarına göre zaten bu kadınların hiçbiri yaşamamıştır. Varlık değil, hiçliktir onlar. Doğumdan “öldürülmelerine dek.” Hiçbirinin hüviyeti yoktur. Hayatları hükümsüzdür ilk günden.
Sayfa 82 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
Zamanın hayatı pek bölen, reddeden bir tarafı var. İşte en güzel zamanın o yüzünde, ben artık kimseyi beklemem sevgilim. Boş odalarında, kuytu köşelerinde dolaşılan eskimiş kalpler gibiyim. Kimseye yaramıyorum. Kendime bile bir faydam yok. Duvarlarım çürüyor. Dilime eski şarkılar yüklüyorum. Sözlerini kimsenin hatırlamadığı, kimseciklerin hoşuna gitmeyen epeski şarkılar. Hayat biraz da bu şarkılar değil mi?
Sayfa 146 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
...sırtıma bir el dokunsa, döndüğümde senin, gülen yüzünle, gözlerinin yanındaki kırışıklarla karşılaşsam, bir öpücük kondurmadan hemen önce, bu hayatta en çok da gözlerinin yanındaki kırışıklıkları sevdiğimi fısıldasam kulağına ne olurdu!
Sayfa 148 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hayatı beceremeyen çocuklardanım.
Sayfa 164 - Everest Yayınları/2. Basım: Nisan 2011Kitabı okudu
Hakiki bir insana dair her şey vardı onda. Aşka tapıyordu. Sevgilisi uğrunda canını verebilirdi. Şimdi düşündükçe, iyi ki öyle yaşamış diyorum, sevgilim. Peki bir neden öyle yaşayamadık? Neyi beceremedik? Madem hayat bu kadar kısa, acayip, acılı, tutkulu, o halde biz bu hayatın, bu oyunun içinde neden bu kadar çabuk kaybolduk sevgilim?
Sayfa 150 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsanın sevdiğini, seçtiğini öldürdüğü bu hayat pek hain bir yermiş sevgilim. Üstünde kartalların uçtuğu bu dünya pek zalim bir yermiş, öğrendim.
Sayfa 153 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
Ama çok yaralıydım sevgilim! Eğer somut anlamda o kadar yara olsaydı vücudumda, dayanıp yaşamam mümkün olmazdı. Her nasılsa bütün o acılara dayandım. Hatta öyle bir zaman geldi ki acısız yaşayamaz oldum.
Sayfa 152 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir nokta geliyor ki, bu dünyada şiddet ile şefkat, güzellikle kötülükler, şenlik ile elem, neşe ile yeis aynı noktaya çıkıyor. Ya da vardığı yerler aynı nokta oluyor. İşte orada sevgilim, insan çok yalnız. Sen çok yalnızsın. Ben de.
Sayfa 149 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
Tanrı biliyor, çok şey istemedim şu hayattan. Sakin, huzurlu, yüzü durgun göllere benzer bir hayatım olsun istedim. O Tanrı'nın bana layık gördüğü ise hep gölün tabanındaki çamur tabakası oldu. Beni alıp içine çeken, tehlikeli bir bataklığa dönüşen o toprak, pislik, su karışımı. Mikroorganizmalar için bir evren, benim için ise hayat. Tanrı çok haksız.
Sayfa 87 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
O kadınların hiçbiri o toprakların kanunlarına göre yaşamamıştır. ...Hiçbiri, celladına, ''Hadi çek tetiği!'', ''Kes gırtlağımı ne duruyorsun?'' , ''Geçir şu kemendi boynuma, bitsin artık!'' benzeri cümleler kurmamıştır. Her biri yalnızca karşısındaki adamın yüzünü kapatmasını istemiştir. Ölüm daha kolay gelecekti o zaman.
Sayfa 82 - 2. Basım: Nisan 2011, Everest YayınlarıKitabı okudu
214 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.