Tanrının Gözdesi Yok
Erich Maria RemarqueEn Eski Tanrının Gözdesi Yok Sözleri ve Alıntıları
En Eski Tanrının Gözdesi Yok sözleri ve alıntılarını, en eski Tanrının Gözdesi Yok kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsan her zaman doğru olanı yapmaz evlat," dedi Clerfayt. "Hem de yaptığının yanlış olduğunu bile bile. Yaşamın çekiciliği de burada. Çaktın mı?
Çocuk, "Hayır," dedi ve burnunu çekti.
Sayfa 7 - Can YayınlarıKitabı okudu
O kadar üzülmeyin küçük hanım. "Hepimizin sonu aynı."
"Evet," diye cevap verdi Lillian. "Bu bir avuntu. Bu gerçekten büyük bir avuntu, öyle değil mi?"
Sayfa 20 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Arenanın en üst locası gibi," dedi Clerfayt.
"Evet," diye cevap verdi Lillian. "Peki biz hangisiyiz? Boğa mı, matador mu?"
"Biz her zaman boğayız. Ama kendimizi matador sanıyoruz."
Sayfa 96 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Gerçekten kaç yaşındasınız?"
"Yirmi dört ve seksen."
Clerfayt güldü. "İyi bir bileşim. Ben de bir zamanlar otuz altı ve altmış yaşındaydım..."
Sayfa 103 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Birinin anlatmasının hiç faydası yok, değil mi?"
"Hiç yok. İnsan kendi anlamalı.
Sayfa 281 - Can YayınlarıKitabı okudu
"-İnsan her zaman doğru olanı yapmaz evlat, dedi Clerfayt.
-Hem de yaptığının yanlış olduğunu bile bile. Yaşamın çekiciliği de burada."
Can Yayınları
İnsan duygularıyla yaşardı ve duygular hak hukuk dinlemezdi.
Bir yıl önce kürkler içinde, elinde çiçeklerle sanatoryumun ana kapısından gülerek girmişti; şimdiyse sanki hesabı ödemeden kaçıyormuşçasına hizmetli kapısından gizlice terk ediyordu burayı. Daha altı hafta önce Lillian’la buradan gitme planları yapıyordu. Buradan gitmek bir hayaldi, asla gerçekleşmeyecek bir seraptı.
Birkaç ayda bir bunun için söz verir, tıpkı art arda dört yıllık kalkınma planları vaat eden batmış hükümetler gibi.
Ve kimse ölümün ne zaman yakasına yapışacağını bilmiyor. Kimse zamanı durduramaz. Uzun bir yaşam ne demek? Uzun bir geçmiş demek. Ve gelecek her zaman bir sonraki soluğa kadar olan zamandır.
"Ben cesur olmaktan yoruldum, "
"Avuntulardan da yoruldum."
"Bütün dünyayı böyle gezmiş! ”
"Nasıl? ”
"Ceset refakatçisi olarak, ”
insanlar cesetlerin nakliyesi için o kadar fazla para harcamak istemiyorlar artık. Eskiden böyle değildi. Eskiden aileler ölülerini mühürlenmiş çinko tabutlar içinde kendi ülkelerine götürürlerdi. O günler her şey daha güzeldi!
Gülüp geçelim, bunu şimdi yapmazsak içinde yaşadığımız bu parlak yüzyılda gözyaşlarına boğuluruz.