Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Efsaneler Çökerken

Tarihin Buğulu Aynası

Cemil Koçak

Tarihin Buğulu Aynası Gönderileri

Tarihin Buğulu Aynası kitaplarını, Tarihin Buğulu Aynası sözleri ve alıntılarını, Tarihin Buğulu Aynası yazarlarını, Tarihin Buğulu Aynası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Düşmanı 'Güçlü' kendimizi 'Zayıf' göstermek son günlerin modası..."
Sayfa 53 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Cumhuriyet hilafet'in değil, saltanat'ın bir seçeneği idi."
Sayfa 101 - Timaş Yayıncılık.Kitabı okudu
Reklam
Bilinmesi lazım geleb bir hakikat vardır ki, Cumhuriyet böyle bir vatandaş tanımıyor. Cumhuriyat, külfette olduğu kadar nimette, nimette olduğu kadar külfette müsavi ve seyyan muameleye tabi insanlardan mürekkeptir. Celal BAYAR'n meclis konuşması
Arkadaşlar, Dersim'liler ne istiyorlar? Dersim'li kurunu vusta_i bir zihniyetle orada oturup şakavet yapmak istiyor; mal çalacağım, ilişmeyeceksiniz diyor, adam öldüreceğim, kanuni takibat yapmayacaksınız diyor, silahla gezeceğim, müsamaha edeceksiniz diyor, vatani mükellefiyetlerimi ifa etmeyeceğim, imtiyazlı bir insan olarak hepinizin muvacehesinde dolaşacağım diyor. Celal BAYAR'ın meclis konuşması
Son Osmanlı Meclisi Mebusanı'nda Kürtler 26 Şubat 1920 tarihli Meclis oturumunda "Kürtlerin camia_i İslamiyye ve Osmaniyye'den ayrılmak fikrinde olmadıkları"na ilişkin açıklamalar yapılıyordu. Diyarbekir Müdafa_i Hukuk_u Cemiyeti aşağıdaki telgrafı Meclis Başkanlığına çekmişti: "Vatan haini, din düşmanı Şerifnam şahsın Boğos Nobar ile teşrik_i mesai ederek, Kürtlerin mukadderatı atiyesi hakkında beyanı mütalaa ettiğini istihbar ettik. Kürtlük ve Türklük birdir. Yekdiğerinin özkardeşi ve din kardeşidir. Her iki millet için vatan müşterektir.." (Meclisi Mebusan Zabıt Ceridesi 26 Şubat 1920)
Genellikle metinler yeni Türkçeye çevrilirken, tahrifata uğramakta ve üstelik sanki tam metinmiş gibi tırnak içinde gösterilmektedir. Söylenene, okuduğunuza, gördüğünüze sakın inanmayın. Pek çok "yazar" ve "tarihçi", orijinal metni kendi gönlünden geçirerek değiştiriyor. Hiçbirinde orijinal metni görmüyorsunuz; sadece onların yaptığı çeviriyi okuyorsunuz.
Reklam
Geçmişi itina ile temizlemeye çalışanlar için acınası bir durum. Önce sansür ve inkar; sonra inkardan bir fayda görülemeyince zorunlu itiraf ve hemen ardından da tevil.
Düşmanını, rakibini, alacaklı yahut vereceklisini, kendisini sorguya çeken mektepteki hocasını, hülasa hoşlanmadığı, zıtlaştığı, korktuğu veya ezmek istediği insanı, karakol köşelerinde süründürmek isteyen pek çok cebbar, zalim ve ceberrutlar aynı bahaneyi buluyorlar: Ben seni bir kere Türklüğü tahkir ettin diye lekeleyeyim, başına çorabı öreyim de, sen sonra aksini ispat için, düştüğün ağdan kurtulmak üzere çırpın, çabala dur.
Eğer rakamlardan hareketle bir sonuca ulaşmak mümkünse, tek parti döneminde, sıradan ve gündelik Türk Milliyetçiliğinin görünmeyen yüzü ile karşılaşan gayri müslimlerin toplumsal hayatın pek çok alanında karşılaştıkları sorunlardan birinin de Türklüğü tahkir davaları olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
1926 yılında kabul edilen Türk Ceza Kanunu'na göre Türklüğü tahkir ve tezyif etmek suçtu ve cezası üç yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapisti.
168 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.