Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Efsaneler Çökerken

Tarihin Buğulu Aynası

Cemil Koçak

Öne Çıkan Tarihin Buğulu Aynası Gönderileri

Öne Çıkan Tarihin Buğulu Aynası kitaplarını, öne çıkan Tarihin Buğulu Aynası sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Tarihin Buğulu Aynası yazarlarını, öne çıkan Tarihin Buğulu Aynası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her şeyin muhakkak suyu çıkacak, genel kural bu oldu.
Sayfa 274 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Ülke "câhil bir zümrenin siyâset ve politika yaptığı ortamdan kurtarılmalı”dır.
Sayfa 37 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Biz diyoruz ki, dinler, vicdanlarda ve mabetlerde kalsın; maddî hayat ve dünyâ işine karışmasın; karıştırmıyoruz ve karıştırmayacağız."
Sayfa 240 - Timaş Yayınları, (Dönemin içişleri bakanı Şükrü KAYA)Kitabı okudu
Hayatta başarılı olmanın yolu, gerçeği aramaktan ya da bilmeye uğraşmaktan değil de, yanlış da olsa bir şeyi ezberlemekten geçiyor. Ne sistem ama!
Sayfa 89 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
ne çok seviyoruz romantizmi
Basında yer aldığının aksine, Einstein Türkiye'de çalışmak için herhangi bir talepte bulunmamıştı!
Reklam
Kimbilir, belki Nâzım, Fidel’e bir de nazarlık armağan etmişti de, Fidel'i ve Küba’yı nazarlık korumuştu.
Bilginin ideolojiyi alt edeceği bir dönem gelecek; işte ancak o zaman ciddî ve kaliteli târih tartışmaları söz konusu olacaktır.
Einstein'ı reddetmek
Einstein'in dilekçesinde kırk doktor ve bilim adamının Türkiye'de çalışmasının mümkün olup olmadığı soruluyordu. Enteresan nokta, iş başvurusunda bulunanların hiçbir ücret talep etmeksizin bir sene müddetle çalışmak arzusunda olmasıydı. Yanıt mektubu atamadan sonra! İsmet İnönü, okuduktan sonra mektubu Milli Eğitim Bakanlığı'na vekâlet eden Refik Saydam'a iletti. Reşit Gâlip çok kısa süre önce görevinden ayrılmıştı ve yerine yeni bir atama henüz yapılmamıştı. Yanıt mektubu ise Hikmet Bayur'un atanmasından sonra hazırlanacak ve hayalkırıklığı yaratacaktır. Öneri nâzik, fakat kesin birdille reddedilmişti. Zâten kısa süre önce Türkiye'de kırka yakın yabancı bilim adamı ve doktor işe yerleştirilmişti ve daha fazlasının kabulüne imkân yoktu. Bu bakımdan başvuru kabul edilemiyordu. Yazının altında İsmet İnönü'nün parafı bulunuyordu.
Son zamanlarda tuhaf bir eğilim belirdi; zaferi taçlandırmak adına, "düşmanı" olduğundan daha kuvvetli göstermek ve ”biz”i de olabildiğince zayıflatmaya çalışmak. Elbette tarihsel gerçeklere aykırı rakamlara bel bağlamak ne ölçüde etik bir yöndür, bunun tartışması ayrı; fakat bugün bütün dünyânın bildiği ve askerî târihin neredeyse yüzlerce araştırma ve kitapla katkıda bulunduğu bu alanda, "nasıl olsa kimse bilmez" diyerek, uydurmasyona başvurmak, târih adına utanç vericidir. Çanakkale'yi de yüceltmez; olsa olsa yazanların yüzünü kızartır!
168 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.