kitapta eksik kısımlar bulunduğu için maalesef kafamda net bir bütünlüğe oturtamadım. bu da kafamın karışmasına sebep oldu maalesef.
evet bir kahve yanında okunacak kısa bir roman ama insan oku geç, diye bakamıyor pek de maalesef.
başlarda bir yerde böcek metaforu vardı. hatta dedim acaba kafka dönüşüm'e bir selam mı vermiş diye. hatta tam olarak şu şekildeydi:
ben, yatakta yattığım gibi büyük bir böceğin şeklini almışımdır, geyik böceği veya matıs böceği, sanırım.
güzel bir detaydı bence.
bu arada ilk hikaye aslında güzel ilerliyordu, keyifliydi benim için ama tabii eksik sayfalar ve kısımlar olunca o da yarım kaldı.