Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
The Green Mile
Stephen KingThe Green Mile Yorumları ve İncelemeleri
The Green Mile yorumları ve incelemelerini, The Green Mile kitabı hakkındaki okur görüşlerini , The Green Mile puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
YOUTUBE: VERDA KULOĞLU
Herkese merhaba! Yıllardır tvde filmleri dönmesine rağmen bir türlü okumadığım için kendime sürekli sinirleniyorum. Müthiş bir kitap, müthiş bir kurgu , müthiş bir dil. Ne diyebilirim ki?
Kitabın konusu iki kıza tecavüzden dolayı suçlanıp elektrikli sandalyeye mahkum edilmiş Coffey'nin başından geçenler. Yeşil yol üzerinden gidilen sandalye bir
"Gördüğüm ve hissettiğim acılardan yoruldum artık, patron. Yağmur altında bir ispinoz gibi yalnız, hep yollarda olmaktan yoruldum. Hiçbir zaman bana eşlik edecek, bana nereden geldiğimizi, nereye gittiğimizi ve nedenini söyleyecek bir yoldaşım olmadan. İnsanların birbirlerine karşı bu kadar kötü olmalarından yoruldum. Yardım etmeye çalışıp da edemediğim bütün o zamanlarda. Karanlıkta olmaktan yoruldum. Asıl da acıdan. Çok fazla. Eğer sona erdirebilseydim, yapardım. Ama yapamıyorum" dedi kocaoğlan. İnanın paulla birlikte ben bile yeter dedim içimden. Bi insan bu kadar acı ve kederi o cüssesinde nasıl barındırabiliyor.
Hüzünlendim, çünkü masumiyet kavramı aslında o kadar önemli ve o kadar ince bir olgu ki her insanın içinde bulunması neredeyse imkansızmış gibi geldi. Çünkü bazımız masumca düşündüğümüz bir şeyde bile bencilliğimize sığınarak eylem gerçekleştiriyoruz. Sırf kendimizi mutlu edebilmek uğruna.
Korktum, insanoğlu adalet kavramı karşısında her zaman kör davranmayı seven bir mahluk ve her zaman ezebileceği güçsüz birinş bulduğunda suçu kim işlerse işlesin ibreleri istediği gibi manupile ederek yönlendirmede usta ne yazıkki.
İşte kitap bende bu iki duyguyu çok yoğun bir şekilde işletti. Ve bazı noktalarda kendi davranışlarımla bile yüzleşmeme sebep oldu. John coffey'nin tarifsiz masumiyetine ve mucizesine tanık olmak adına bu kitabı mutlaka edinin ve okuyun.
Yeşil Yol
Kitabı yaklaşık bir ay önce bitirdim ve bununla ilgili daha yeni bir şeyler yazabiliyorum. Öncelikle şunu söylemeliyim ki bu başyapıtı iyi ki okumuşum. Kitabı okumayan veya okumayı düşünenler, kesinlikle okuyun.
Kitabını okumadan önce ilk, filmdeki o idam sahnesinden tanıdım Yeşil Yol'u. Yani sadece film olduğunu zannediyordum. Bir gün annemin raflarına bakarken kitabı gördüm ve şaşırdım. Annem de çok güzel olduğunu söyleyince merak ettim ve okudum. İnanır mısınız kitabı iki-üç günde, okulda her teneffüs arasında okudum. Elimden bırakamadım. Yeri geldi yüzümde bir tebessüm oluşturdu, yeri geldi ağlattı; yeri geldi o kötü karakter (Percy seni lanet pislik) hem kızdırdı, hem sinirimi bozdu hem de ona ne kadar istemesem de acıdım. Kitap bitene kadar hep duygu karmaşası içinde boğuldum ama buna değdi.
Karakterler çok güzel işlenmiş. Onların gerçek bir birey olmadığını bilsem de onlara sinirlendim, acıdım, sevdim... Stephen King, muhteşem bir kitap yazmışsın ve bu kitabı ömrüm boyunca unutabileceğimi sanmıyorum.
Not: Bu kitabı okuyun, okuyun, okuyun :)
Her şeyden önce okuduğum en müthiş eserlerdendi.
Filmi de kitaba bire bir sadık kalınarak çekilmiş ki bunu çok sevdim
Masumiyet karinesini bilir misiniz ?
Kısacası "Suçu ispatlanıncaya kadar herkes masumdur "
Bazen gerçek sandığımız bir yalan olabilir ve ne kadar mücadele edersek edelim yalanın bir parçası olmak durumunda kalabiliriz
Adli Tıbbın tam gelişmediği bir dönem ve yer .Şimdilerde suçlular parmak izi,saç teli veya temasın bıraktığı izler ile yakalanabiliyor .
İki masum küçük kız ve onları öldürmekle suçlanan iri bir zenci adam
John Coffey tam bir mağdur.Aslında çok merhametli ve ürkek
İşini iyi yapmayanların ve bazı ön yargıların kurbanı olmuş ,üstün gücü olan bir kişi (John Coffey'i oynayan aktör Michael Clarke Duncan bu filmle ünlü oldu ama geçen sene genç yaşta yaşamını yitirdi )
Paul Edgecombe ise onun suçsuzluğuna inanan bir başgardiyan ( Tom Hanks filmde müthişti yakışıklı ya nasıl da yakışmıştı üniforma :)
Filmini izleyin,kitabını okuyun
Herkesin okuması gereken bir kitap
Teşekkürler Stephen King
Film dünyasıyla aramda hep bir mesafe vardır. Bazen 2 saat bir filme ayıramıyorken bir kitaba günlerimi verebiliyorum. Kitabın verdiği duygu, eğer yazarı Stephen King veya John Steinbeck gibi ustalar ise her zaman sinemanın önündedir bana göre. Ama yıllar önce sinemaya aktarılan bu kitap Tom Hanks ve Micheal Clarke Duncan gibi oyuncularla başlı başına bir kült olmuş durumda. Benim için şimdi sinema vakti. Iyi ki varsın Stephen King! Seni Seviyorum..
Önüne gelen herkesin izlediği ve genellikle abarttığı filmlere, dizilere karşı yaklaşımım hep nötr oluyor. Yeşil Yol'un uyarlaması da onlardan biriydi ama geçen yıl bu düşünceleri aşıp, nihayet filmi izlemiş ve gerçekten çok beğenmiştim.
Kitabını da uzun süredir bekletiyordum. Bu güne kısmetmiş...
Stephen King, tarzını merak ettiğim ve hiç okumadığım yazarlardan biriydi. Bu kitabıyla başlayarak en doğrusunu yaptığını düşünüyorum. Açıkçası kitabının kalitesinin de filmle kafa kafaya olduğunu söylemek gerek...
Filmdeki oyunculuk becerileri ve duygusal sahnelerin izleyenleri kendine bağladığını düşünüyorum. Aynı hisler, hatta çok daha fazlası kitapta da karşımıza çıkıyor. O kadar birebir ki okurken bütün sahneler gözümde canlandı.
Bu yıl okuduklarım arasında en iyilerdendi. Arada bir yavaş ilerleme hissi verse de toparlıyor. Anlatım tarzının kalitesine söylenecek laf yok...
Bir yerlerde elinize geçerse, mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
İlginç bir eserdi içinde çok zengin bir konuk listesi vardı. Bu kitabı yorucu bi hale getiriyordu. Aynı zamanda bu kadar çok karakter olması sıkıcı bir hal vermişti. Okuduğum en sıkıcı eserlerden biriydi.
Yine duygudan duyguya süzüldüğünüz, okurken yaşadığınız, anlatmaya kelimelerin pek yetmeyeceği bir kitap. Eser filme gerçekten çok iyi uyarlanmış ancak insanların kitabı değil filmi daha çok tanımaları kalbimi kırıyor.
Əsəri oxumağa başladığımda bir az sıxılırdım.Hətta əsəri yarıladığımda gözləntilərimin əksi olacağını və bir an əsəri heç sevməyəcəyimi düşündüm.Lakin belə olmadı,irəliləyən səhifələrdə əsər çox axıcı,maraqlı və təsirli olmağa başladı.
Keçək mövzusunaPaul həbsxanada ölümə məhkum edilmiş günahkarların gətirildiyi "E" blokunun baş nəzarətçisidir. Edam əmri verilən məhbuslar elektrikli oturacağa bağlanır və onlar ölənə qədər bədənlərinə elektrik verilir. Bir gün həbsxanaya digərlərindən boyuna və kilosuna görə çox fərqlənən,qeyri-adi görünüşü ilə diqqəti cəlb edən Con Koffi adlı bir məhbus gəlir.Onu 2 balaca qız uşağını öldürməklə günahlandırırlar. Hər kəs Con Koffinin görünüşünə baxmaqla belə buna rahatlıqla inansa da Paul buna inana bilmir.Qaranlıqdan qorxan,uşaq ruhlu,qeyri-adi şəfa vermə gücü olan Con Koffi həqiqətən də qatildir mi?Qatil deyilsə uşaqlar niyə onun qucağında ölü olaraq tapıldı?bu sualların cavabını əsəri oxuduğunuz zaman biləcəksiniz.))
Roman əsasında eyni adlı film də çəkilib.Film həqiqətən də tək kəlimə ilə möhtəşəmm idii...
İzləməyən varsa tövsiyə edirəm ki,mütləq öncə əsərini oxuyub,sonra da filmini izləsinn.
Filmi izlemeyen yok denecek kadar az olsa da eminim kitabı okumayan çoktur. Hikayeyi bilmeme rağmen o kadar çok etkilendim ki... Özellikle Bay Jingles’ı bir de kitaptaki anlatılışıyla tanımalısınız. Ağladığım nadir kitaplardan biri. Dram seviyorsanız kesinlikle okumalısınız.