Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fjällbacka Serisi 4

The Stranger

Camilla Läckberg

The Stranger Gönderileri

The Stranger kitaplarını, The Stranger sözleri ve alıntılarını, The Stranger yazarlarını, The Stranger yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
368 syf.
9/10 puan verdi
İşte okunabilir dediğim kitaplardan biri daha Kurgusu güzel, dili akıcı ve anlaşılır Biri polis diğeri psikolog olan ikiz kardeşlerin anneleri ve sarhoş araba kullanıp , başkalarının canına kast edenlere karşı başlattıkları temizleme harekatı Birbiriyle alakasız uzaklikda, alakasız insanlarin ölümlerinin gizemini çözen dedektifimizin işi zor gibi biraz Onunla aynı masada oturup , gizemi beraber çözüyor hissini veren kitapda merak ettiğim tek şey ikizler kardeş olarak kalsaydı olmaz miydi Yazar ikiz kardeşi sevgili yaparken , ensesti normalleştirmeye mi kalkismis, kitaba renk katmak mi istemis bilinmez ama bu kadar güzel kitap yazmisken, kendi kalitesini dusurmesine gerek yokmuş
Yabancı
YabancıCamilla Läckberg · Doğan Kitap · 2015199 okunma
"Kimse arkasından yas tutulmadan gömülmeyi hak etmez."
Sayfa 224Kitabı okudu
Reklam
368 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Tam anlamıyla soft içinde gerilim ögeleri bulunmayan bir polisiye romanı yazarın kalemini sevdim akıcı güzel bir dili olması dışında karakter sayısı her bölümde oldugu gibi bu bolumde de biraz fazla ilk başta adapte olamıyor gibi olsanız da kitaba çok çabuk giriyorsunuz 3.kitap
Taş Ustası
Taş Ustası
gibi bu kitap da 2 farklı bölüm olarak ilerliyor ve suçluyu yine son dk kadar tahmin edemiyorsunuz kitap oldukça heyecanlı ve merak uyandırıcı keyifli okumalar dilerim bu arada kitaplar seri olsada çok fazla devam niteliğinde değil sadece bazı ana karakterlerin ismi ve bir önceki kitapta yaşadığı bir olay tek bir cümle ile konu olarak geçiyor örnek " Anna falancadan ayrıldı zor bir süreç yaşadı halen olayı atlatamadı" bu olayı atıyorum bir önceki kitapta anlatıyor bunlara takılmam diyorsanız yazarın
Camilla Läckberg
Camilla Läckberg
istediğiniz kitabindan başlaya bilirsiniz keyifli okumalar
Yabancı
YabancıCamilla Läckberg · Doğan Kitap · 2015199 okunma
Hem güldüler hem ağladılar. Ama her şeyin ötesinde, her ikisinin de kendince sevdiği bir kadın hakkında konuştular.
Sadece kırık bir kalbi vardı...
Üstelik kendisini sadece o zaman hatırladıklarını da anla­mıştı. Ona bakıp onu gerçekten görmelerini sağlamıştı kan. Ama her seferinde bu etki zayıflamıştı. Her yarayla, her kesikle birlikte güçlenmişti kaygı. Ve ilk seferinde korkuyla bakan an­ne babası, sonraları sıkıntıyla bakmaya başlamıştı ona. Ondan umudu kesip kurtarabilecekleri insanlara yardım etmeye karar vermişlerdi: Kalp rahatsızlığından mustarip ya da çalışmayan ve değiştirilmesi gereken iç organları olan insanlara. Onun böy­le bir şeyi yoktu. Sadece kırık bir kalbi vardı, o da neşterle teda­vi edebilecekleri bir şey değildi. Denemekten vazgeçtiler.
Eğer vakit ayıramayacaklarsa niye çocuk yapmışlardı?
Ne saçmalık! Eğer vakit ayıramayacaklarsa niye çocuk yapmışlardı öyleyse? Neden "Çocukların canı cehenneme" de­memişlerdi? Böylece her gün yirmi dört saat, ellerini başka­larının göğsünü yarıp içine sokarak geçirebilirlerdi.
Reklam
Ap­tal ihtiyar kadın kasanın önünde durmuş cıvıldıyor, ara sıra da dönüp tavana sabitlenmiş kameraya büyülenmiş gibi gü­lümsüyordu. O kadar aptaldı ki, bu sayede montajda kesilip atılmayı garantilediğini anlamıyordu. Kameraya bakmak ke­sinlikle yasaktı.
Kö­tülüğü sadece köşelerde gezinen, ama çirkin yüzünü göster­meye cesaret edemeyen gölgeler olarak hissediyordu.
"Beni ne kadar tanıyorsun ki sen? Beni lanet olası şoven erkek domuzlardan mı sanıyorsun? Nişanlısı onun iki ka­tı kadar kazanan bir şoven domuz tabii. Demek istediğim ... neyse, boş ver, kendin görürsün."
hiçbir şey hissetmiyorum
"Sadece bundan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Sanki bütün enerjim gitti. Hiçbir şey hissetmiyorum. Hem de hiç. Pişman değilim, mut­lu değilim. Hiçbir şey hissetmiyorum."
Reklam
Patrik onun içinde kederin, acının ve pişmanlı­ ğın iç içe geçtiğini görebiliyor ve en azından suçluluk duygu­ sunu azaltabilecek bir şey söyleyebilmeyi çok istiyordu. Ama tam tersine çok daha kötü bir konuya girmek zorundaydı.
"Sofie burada kaldığı haftalarda arkadaştık, ama Ola'yla birlikte olduğu zaman sevgiliydik. Böyleydik işte ... "
"Fark etmez, kafayı çektikten sonra nerede olursa olsun uyurum"
Gençlerin bunlar için neden bu kadar çok heyecanlandığını anlayamıyordu. Bu sümüklü veletler nasıl oluyor da böyle bir histeriye yol açıyordu?
Marit'i ağlatmaktan nef­ret ediyordu. Koşulların ve başka insanların, en sevdiği kişi­yi incitmesinden nefret ediyordu.
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.