En Beğenilen Tih'ten Çıkış kitaplarını, en beğenilen Tih'ten Çıkış sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Tih'ten Çıkış yazarlarını, en beğenilen Tih'ten Çıkış yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eserin girişinde Muhammed Kutub, İsrailoğullarının Allah'ın emrini yerine getirmedikleri için şaşkın şekilde 40 sene dolaşıp durdukları Tih çölündeki olayı bu gün gerek fikri, gerek ahlakî, gerek siyasî, gerek itikadî, gerekse yaşayış tarzıyla ümmetin yaşadığını söylüyor akabinde biz bu "Tih'e nasıl girdik?"
sorusuna cevap vererek devam ediyor. Birincisi, İslâm dünyasını istila eden hiç bir zaman dinmemiş ve dinmeyecek olan haçlı ruhu; ikincisi, Müslümanların ruhsal ve itikadi boşluğu nedeniyle diyor ve devamında Tih'in boyutlarını inceliyor.
Batı, bozuk dinini bir kenara bırakıp doğru dine sarılmalıyken çözümü dini siyasetten ayırmakta ve devamında demokraside buldu. Müslümanlar ise yaşayışlarında görülen sapmaları düzeltip siyasal alanda doğru İslami bir ruh ile eğitilmeliydi. Fakat bizler hastalıklarımız farklı olmasına rağmen Batı’nın ilacı ile tedavi olmaya çalışarak Tih'in boyutlarını genişlettik.
Yazarımız son olarak Tih'ten çıkış için mübarek uyanışın nasıl gerçekleşeceği üzerinde duruyor. Yaşamımızdaki sapmaları, masiyetlerimizi doğru düşünce ve inançla düzelterek, ruhu terbiye edip, kelime-i tevhit sözünün bedeli olarak amele ve cihada dönüşen hayatlarımızla gerçekleşecektir ve Kutub'a göre bugün Müslümanların vakıası İslam gerçeğinden çok uzaktır. Dolayısıyla kendimizi düzeltmeden, yani biz İslam olmadan ne ümmet olmayı becerebiliriz ne haçlı Siyonist komplosunu bozabiliriz ne de Kudüs'ü kurtarabiliriz..Her fırsatta eleştiren ama çözümlerini de getiren allame Kutub'tan faydalanalım derim...
Keyifli okumalar dileğiyle...
Beklenen yarının yolu; güllerle, çiçeklerle döşenmiş bir yol değildir... Aksine bu yol dikenlerle, acılarla, kanlarla çevrilmiştir... Yolda düşecek şehidlerin kanları ile...
...tevâkül (hazır yiyicilik), olumsuzluk, bilgisizlik hurafe, donukluk, zayıflık, sebeplere sarılmayı terk edip oturmak... İslâm'dan olan şeyler değildir.
Haçlılığın dikkati İslâm âleminde muayyen olarak iki noktada odaklaşmıştır: İstanbul ve Kahire. İstanbul halifeliğin merkezi idi yani savaş gücünün ve siyasetin merkezi idi. Kahire ise Ezher'den, oradaki dini ilimlerden, Kur'an dili olan Arapçaya gösterilen itinadan kaynaklanan ruhi ve kültürel aydınlanmanın merkezi idi.
Haçlılığın bu iki noktaya özel itina göstermesi öncelikle bu iki yerde İslâm'ın esaslarını zayıflatmayı hedef almış olmasıydı. Böylelikle bundan sonra bütün İslâm diyarinda İslâm'ın esaslarını zayıflatmak kolaylaşmış olacaktı.
Şüphesiz ki Firavunizm bir cahiliyedir... Yoldan sapmış, Rabbanî hidayetten uzak kalmış, Allah'ın gazabını hak etmiş, tarihi putperest cahiliyelerinden bir cahiliye