Toplum ve Kültür kitaplarını, Toplum ve Kültür sözleri ve alıntılarını, Toplum ve Kültür yazarlarını, Toplum ve Kültür yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Prof. Dr. Milay KÖKTÜRK’ün “Eleştirel Yazılar III” üst başlığı ile yayımlanan
Toplum ve Kültür adlı kitabı, “Eleştirel Yazılar” üst başlığı ile yayımlanan 3 kitaptan sonuncusudur. Yazar, yıllarca süreli dergilerde yayımlanan makalelerini konularına göre tasnif ederek 3 ayrı eserde kitaplaştırmıştır.
Bu eserler sırasına göre “Millet ve Milliyetçilik”, “Devlet ve Siyaset” ve “Toplum ve Kültür” isimli derlemelerden oluşmaktadır.
Kitapların içeriği ile ile ilgili geniş bir şekilde ele almış olduğum
Mehmet Kartal tarafından yapılmış incelemeyi okuyabilirsiniz.
Millet, Devlet ve Toplum kavaramlarını, Milliyetçilik, Siyaset ve Kültür kavramları ile örtüştürmeye çalışıp da bunu bir türlü başaramıyorsanız Sayın
Milay Köktürk size bu kitapları aracılığıyla yardımcı olacaktır.
Sırf dünyevîliğe dayanan değerlerin
uçuştuğu bu yoğun iletişim ortamında
kültürel yaşantımızın ve değerler hiyerarşimizin dengesi bozulmuştur. Neyin nereye konacağı belli değildir. Batı; teknik, ekonomik ve sosyal gelişmişlik anlamında bu coğrafyadan üstün konumdadır. Kullandığımız teknolojiyi, dünyanın/evrenin sırlarını çözen bilimi
Batı üretti. Biz ise tüketici olarak kaldık.
1980 sonrası; ekonomik, sosyal ve siyasal alanda ise üretim biçimiyle, değerleriyle ve davranış ilkeleriyle kapitalist olmaya niyetlendik; gerçek anlamda kapitalist bile olamadık. Sadece kapitalistleşmeye eğreti biçimde tutunduk. Yani tercihimizin gerçeğini bile yapamadık. Bu arada kalmışlığa yol açan seçimin doğurduğu problemler ise gerçek problemler oldu.
#ProfDrMilayKöktürk #ToplumveKültür
Geçmiş dönemlerdeki yaşantımızda dünyamızı güzelleştiren, toplumsal ortamı insanî hâle getiren değerlerin yeniden işlenmesi ve bugüne kazandırılması gerekir. Bu da ancak atasözlerimizde, masallarımızda, destanlarımızda ve diğer kültürel anlatımlarda yatan mesajların çağdaş perspektif içinde yeniden anlamlandırılarak keşfedilmesiyle mümkün olur.
Bizi mutlu kılacak hayatı kurabileceğimiz güzelliklerin barındırdığı hazine, kültürün dünyasında saklıdır...
Toplumun altın çağları geçmişe özlem duyarak iç geçirmekle değil, değerleri tanımlayıp yeniden kurmayı amaçlayan yorumlamayla bugüne taşınabilir.
#ProfDrMilayKöktürk #ToplumveKültür
Her toplumsal varoluş, kurulmuş bir ortak dünya demektir. Ortak dünya, toplumsal varoluşun ruhunu oluşturur. Ama esas olan; ortak dünyayı karakterize eden formlar,
bu dünyadaki bireyleri birleştiren motivedir. Kişinin kendi coğrafyasına duyduğu özlemin en önemli sebebi, ait olduğu ve aşina olduğu iklime yeniden katılma isteğidir. Biz, kendi toplumumuzun içindeyken kendimizi âdeta anne kucağındaki bebek gibi güvenli hissederiz. Bu duyguyu başka toplumsal ortamlarda hissedemeyiz. Bunu sağlayan, sadece diğer bireylerle bir arada bulunmak değil; ayrıca onlara oluşturduğumuz ortak dünyaya girmiş olmaktır.
#ProfDrMilayKöktürk #ToplumveKültür
Ümitlerimizle, hayal kırıklıklarımız ve beklentilerimizle, günlük yaşantımız ve geleceğe yönelik projelerimizle içinde yer aldığımız toplumsal dünya hem bizi kuşatır hem de onun bir parçası oluruz.
#ProfDrMilayKöktürk #ToplumveKültür
Kapilasitlesme sürecinde dogan bunalimlara, kapitalist değerlerden yola çıkarak uygun çözüm bulunamaz. İnsanı insanın kurdu olarak gören, bilginin değerini egemen olmakta temellendiren anlayıştan yola çıkarak adalete, merhamete ve fedakarlığa dayalı bir yaşama zemini oluşturamayız.
Bilincin kendinden önce var olan sembolleri zenginleş-tirmesi, onların sınırlarını kendi zorladığı sınırlara kadar genişletmesi, üreten bilincin kendini açış biçimidir..
Her insan kendi kültürel evreninin, dü-şünce dünyasının zenginlik kaynağıdır. Bu ise elverişli ze-min ve şartlarda açığa çıkarılabilir. Bu noktada en elverişli zemin ise düşünce özgürlüğü gibi görünmektedir. Bu minde sembol bireyi dönüştürmez; tam tersine birey nes-neyi, kavramı, sembolü dönüştürür ve sayısız bilincin dö-nüştürdükleri bütün derinliğiyle ortak dünyayı oluşturur.