Seyahatname-i Bahr-i Muhit

Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi

Mühendis Faik

En Beğenilen Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi Gönderileri

En Beğenilen Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi kitaplarını, en beğenilen Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi yazarlarını, en beğenilen Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Bursa ve İzmir adlarını taşıyan iki Osmanlı savaş gemisi, 19. yüzyılın ikinci yarısında, görevlendirildikleri Basra Körfezi’ne gitmek üzere İstanbul’dan yola çıkarlar. Rotası, Akdeniz’i aşıp Afrika kıt’asını dolaşarak Basra’ya ulaşmak olan bu seyahatin seyri hiç de planlandığı gibi olmaz. Yakalandıkları fırtına nedeniyle yollarını kaybeden iki gemi Brezilya sahillerinden Bombay’a kadar çeşitli limanlarda zorunlu ziyaretlerden sonra ancak görev yerlerine ulaşırlar. Mühendis Faik Bey tarafından kaleme alınan bu eserde, on üç ay süren zorlu fakat bir o kadar da renkli bir seyahatin bütün aşamaları çarpıcı bir üslupla dile getirilir.
Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi
Türk Denizcilerin İlk Amerika SeferiMühendis Faik · Kitabevi Yayınları · 200632 okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
Kitap, 19. yy'ın ikinci yarısında İstanbul'dan Basra'ya hareket eden iki Osmanlı savaş gemisinin maceralı seyahatini oldukça kısa bir biçimde kaleme almış olan Osmanlı Subayı Mühendis Faik'e ait. Eser, söz konusu yolculuğun devasa boyutuna göre oldukça kısa. Bu anlamda, içerik olarak Batı'daki zengin içerikli seyahatname örnekleri ile karıştırılmamalı. Fakat yine de Brezilya'ya kadar uzanan bu maceralı yolculukta gelişen ilgi çekici hadiseler, okunmaya değer.
Türk Denizcilerin İlk Amerika Seferi
Türk Denizcilerin İlk Amerika SeferiMühendis Faik · Kitabevi Yayınları · 200632 okunma
Reklam
Dalgalar bu şekilde gemiye vurdukça, pusula sandıkları bile devrildi. Derken, göz gözü görmeyecek derecede, beher tanesi ceviz iriliğinde dolu yağmaya başladı. İşte bu sırada idi ki, bu aciz kul, direk dibinde, kelime-i şehadetin yetmiş iki türlü seslendirilişini duydu.
Yolculuk ve seferleri takdir buyuran, yücelik ve büyüklüğünü insan aklının kavrayamayacağı yüce Allah, deniz ve karaların padişahı, güzel ahlâkın yayıcısı şahlar şahı, cihanın velinimeti, tüm insanların güvenlik sebebi padişahımız, efendimiz hazretlerini, kıyamet gününe kadar, tam bir başarı ve sevinçle feleğin süsleyicisi, mutlu devletini ve şehinşahlarının hep amaca ulaşan gemisini, tanrısal başarı rüzgârlarıyla ezici güç ve heybet fırtınaları koparıcı ve kahramanlık kılıçlarını, soysuz düşmanların ocaklarını söndürücü eylesin. Âmin.
Cezayir halkı, hayli zamandan beri görme özlemi çektikleri yüce Osmanlı sancağını yalnız uzaktan görmekle yetinmeyip akın akın gemiye geldiler, büyük bir saygı ve hürmetle yüzlerine gözlerine sürdüler.
Biz, Rio de Janerio limanına gelen ilk Osmanlı gemisiydik. ..... Brezilyalılar daha önce hiç Osmanlı adamı görmemişlerdi. Gayet iri, kocaman sarıklı ve cüppeli insanlar olarak duydukları bizleri görmek için, her gün çok sayıda halk, akın akın gelip gemiyi dolaşıyorlardı. Hatta kentin dışından ve daha uzak yerlerden bir Osmanlı korsan gemisinin geldiğini duyanlar, yolculuk zahmetini göze alarak gelip bizleri görüyorlardı.
16 öğeden 11 ile 16 arasındakiler gösteriliyor.