Türk Romanında Ölçüt Sorunu
Fethi NaciTürk Romanında Ölçüt Sorunu Sözleri ve Alıntıları
Türk Romanında Ölçüt Sorunu sözleri ve alıntılarını, Türk Romanında Ölçüt Sorunu kitap alıntılarını, Türk Romanında Ölçüt Sorunu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Acı, aşılamaz. Acıya dayanabilmenin tek yolu acıyı çalışmaya, bir şeyler yaratmaya dönüştürebilmektir.
Sayfa 67 - YkyKitabı okudu
Bence mükemmel bir ölçüt:
Bir romanın büyüklüğü nasıl anlaşılır? Belki birtakım nesnel ölçütleri vardır bunun ama bir de doğruluğu "bittecrübe" denenmiş bir ölçüt var: O romanı yeniden okuma isteği.
Sayfa 15 - YkyKitabı okudu
Gülümsetti:))
Niçin Erzincanlıya varmış Fahriye Abla?Nedeni açık:Delikanlı sözcüğüne kafiye bulmak zorunluluğu! Başka kime varabilirdi Fahriye Abla? O şiirin yazıldığı yıllarda Adıyaman diye bir il olmadığına göre ancak bir Vanlıya! Vanlının başına iki heceli bir sıfat bulunca 13 hece tamanlanıyor: Yaşlı Vanlı, zengin Vanlı...
Ahmet Muhip Dıranas, sıfatlarla uğraşmamak için Fahriye Abla' yı Erzincanlıya vermiş. Böylece edebiyatımızda ilk kez bir kadın, kafiye yüzünden Erzincanlıyla evlenmek zorunda kalıyor.
Sayfa 122 - YkyKitabı okudu
Bir dostu özler gibi özlediğim hikayeler var.
Sayfa 27 - YkyKitabı okudu
Sevdiğim çiçek adları gibi
Sevdiğim sokak adları gibi
Bütün sevdiklerimin adları gibi
Adınız geliyor aklıma.
Melih Cevdet Anday
Evet, Türkiye'de roman var: Ne kadar futbol varsa o kadar. Umut verici çabalar bu gerçeği değiştirmiyor.
Hızlı ve gülümsemeli bir başlangıç oldu yine:)
İlk Türk romanı 1872'de yayımlanmış Şemsettin Sami'nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat'ı. Sadece edebiyat tarihi açısından bir değeri var bu romanın; hatırlansa hatırlansa okullarda, öğrencilerin başlarına bela açmak için sınav sorusu olarak hatırlanır.
Sayfa 13 - YkyKitabı okudu
Herhal ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri.
Nazım Hikmet.
Melih Cevdet Anday;Tanıdık Dünya ile yaşayan şairlerimiz içinde başı çektiğini bir kez daha gösteriyor.Durmadan gelişen, durmadan kendini "inşa eden" bir şair Anday. Büyüklüğü, bu bitmez tükenmez çabasından geliyor.
Sayfa 22 - YkyKitabı okudu
Kimi romanlar böyledir:Çarpar sizi, allak bullak eder; günlerce etkisinden kurtulamazsınız. Kanla yazılmış romanlardır bunlar, her tümcesi yaşamla ödenmiş romanlar.
Sayfa 270 - YkyKitabı okudu
Kemal Tahir'in romancılığında iki dönem var: Birinci dönemde yakından tanıdığı ya da başkalarından dinlediği kişileri anlatır, ikinci döneminde yani romancılıkla yetinmeyip düşünürlüğe soyunduğu döneminde, gerçek kişilerden yola çıkarak değil 'belirli bir insan anlayışından' yola çıkarak yazar romanlarını.
Sayfa 88 - YkyKitabı okudu
Faulkner, bir konuşmasında sevdiği yazarları ve eserleri saydıktan sonra şöyle der: "Elimden düşürmediğim kitaplar bunlar onun için ille de birinci sayfasından başlamam. Bir sahnesini okurum ya da merak ettiğim bir kişi ile ilgili bölümü; yolda rastlanılan eski bir dostla şöyle ayaküstü birkaç dakika çene çalar gibi.
Sayfa 83 - YkyKitabı okudu
Orhan Pamuk
Beyaz Kale, keyifle yazılmış( Bu daha ilk sayfadaki sunuda görülüyor) keyifle okunan, edebiyatımızda rastlamadığımız tatlar getiren benzersiz bir roman.
Sayfa 276 - YkyKitabı okudu
Gorki:
"Ruslar çalışmaya hayrandırlar ama ona inanmazlar. Hareketli bir yazar, örneğin bir Jack London Rusya'da çıkmazdı. Jack London'un kitapları, Rusya'da çok seviliyor ama insanların istemini harekete geçirdiği kanısında değilim ben; yalnız Rus insanının düş gücünü karıştırmıştır biraz, o kadar."
Sayfa 94 - YkyKitabı okudu
Orhan Kemal'in anlattığı işçiler, Türkiyede sanayileşme sürecinin başlangıç yılları işçileridir. Bunun için Orhan Kemal bir Murtaza'yı yazabilir ama aynı güçle devrimci bir işçiyi yazamaz; yaşadığı dönemin koşullarını düşünerek bu durumu olağan saymak gerekir.
Sayfa 25 - YkyKitabı okudu