Bizans gibi Osmanlı imparatorluğu'nda da, yönetimin karşılaştığı ideolojik tehditler, toplumsal sistemin içinde merkezi otoriteye rakip bir grubun alternatif hegemonya projesinden kaynaklanmıyordu. Bu tehditler, imparatorluğun kapitalizmle bütünleşmesine paralel olarak yerleşen yeni bir iktisadi düzeninin getirdiği ihtiyaçlara cevaben, çok sonraları, ortaya çıktı.