Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkiye'de Devlet Geleneği

Metin Heper

En Eski Türkiye'de Devlet Geleneği Sözleri ve Alıntıları

En Eski Türkiye'de Devlet Geleneği sözleri ve alıntılarını, en eski Türkiye'de Devlet Geleneği kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İltizam sisteminin tüm devlet hayatı üzerinde çok olumsuz etkileri oldu. Bu yeni vergi sistemi geniş çaplı bir yozlaşmanın ve rüşvet mekanizmasının ortaya çıkması ile sonuçlandı."
Osmanlı MirasıKitabı okudu
"Devletin tüm memurlarını sembolik de olsa tek bir tane halkı olarak algılanması, olası bölücü gruplara karşı padişahın elini güçlendirmekte idi."
Osmanlı MirasıKitabı okudu
Reklam
"Osmanlılar, devleti yöneten adaleti 'kendi kişisel arzularından bağımsız' olarak tevzi eder şeklinde ifade edilen, Orta Asya'daki eski Türk devletlerinde rastlanan bağlayıcı nihai hukuk fikrine geri döndüler. Örf-i sultanî, padişahın seküler bir lider olarak iradesi veya direktifidir. Fakat seküler iktidar, padişahların kişisel hevesine değil 'gereklilik' ve 'ussallık' temelleri üzerinen bina edilmiştir."
"Osmanlı, rasyonellik olarak ifade edilebilecek 'gereklilik' ve 'ussallık' ilkelerinden yola çıkarak, yönetici zümreler için idealler ve yüksek değerler ağırlıklı bir devlet felsefesi geliştirmiştir. Bürokratik seçkinler, bu idealleri ve değerleri, seçilmeleri ve eğitimleri sürecinde yerine getirdikleri roller, yani örgütsel toplumsallaşmaları yoluyla özümsemişlerdir. Adab olarak adlandırılan bu felsefe, 'seküler ve 'devlet eğilimli' idi ve 'devleti yerleşik değerlerle özdeşleştirmek' çabalarının bir sonucu olarak gelişmiştir."
"Seküler ve devlet yönelimli adab geleneği yıpranmış, bu gelenekten önemli tavizler verilmeye başlanmıştı. Sivil bürokraside , ile almada akraba kayırılması başlamış ve hizmet içi eğitim yozlaşmıştı."
"Osmanlı'nin gerileme döneminde yönetici sınıf padişahın değil, devletin hizmetkârı olmuştur. Giderek padişahlar yönetici sınıfın gözünde karizmalarını kaybetmişler, karizma padişaha değil devlete atfedilmiş başlanmıştır."
Reklam
"Sened'te ayrıca, Sened hükümlerine aykırı hareket etmedikleri müddetçe merkezin yerel eşrafa karşı bir gieişimde bulunmayacağı belirtilmektedir. Sened-i İttifak'ın Magna Carta'dan farkı bu noktada da ortaya çıkmaktadır:Merkez, kendi elini güçlendirdiği müddetçe yerel eşrafta karşı neden karşı tavır alsın?"
"Genel kanının aksine, 1858 Arazi ve 1864 İller Kanunlarında, merkezin çevre üzerindeki denetimini arttırma girişimleri idi. Merkez, tarımda verimliliği geliştirmek istiyor ve bu gerçekleşirse devletin gelirlerinin hayli artacağını ümit ediyordu. Bu nedenden dolayı, temel amaç, küçük toprak sahibini ve köylüleri korumaktı. Nitekim Sadrazam Âli Paşa vasiyetinde, bu düşünlerle köylünün tefeciden kurtulmasının şart olduğu ifade etmiştir."
"19.yy ikinci yarısında Osmanlı'da Merkez, hâlâ Bizans imparatorluklarının 10.yy'da gerçekleştirmeye çalıştığı şeyi yapmaya çalışıyordu - nüfuzlu kimselerin, yoksulların arazilerini satın almalarını yasa ile önlemek. Bu nedenle tapu senetlerinin tescili için kurallar getirildi. Böylece; devletin hâlâ sahip olduğu arazinin yasadışı yollardan özel mülkiyete ve sonra da vakıfların mülkiyetine geçmesinin engellenmesine gayret edildi."
" Stanford Jay Shaw, 1858 Arazi ve 1864 İller Kanunları harfiyen uygulayabilseydi kırsaldaki yeni oluşan pek çok eşrafın köylü üzerindeki nüfuzuna son verilebilirdi sonucuna varmışlardır."
113 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.