Şeyhlerin duyular ötesi alemle ilişki kurabilmeleri,gaybdan haber vermesi(!),insan kılığından çıkıp hayvan kılığına girebildiği inancı,uçabilmesi,suda yürümesi,ateşte yanmaması vs. şeyhle ilgili inançlardan olan şamanist unsurlardır.Vecd haline geçmek için müzik aletleri çalmak,sema,raks,müzik(ilahi) gibi şeylerden yararlanmak,muskalarla kötülüklerden korunmak,şeyhe kayıtsız şartsız itaatin gerekliliği gibi inanç ve uygulamalar da şamanizmin tasavvuftaki etkileri arasında yer alır.
Şeriat alimlerini (fakihleri) eskiler olarak niteleyip, eskinin modasının geçtiğini ve rağbetin yeniye (kendilerine) olduğunu söyleyen Celâleddin Rûmi şeriatı ve onun yanısıra tek hakikat kabul ettiği bâtını ifade eden sözleriyle konuyu ortaya koyar: Şeriat muma benzer, yol gösterir. Fakat mumu ele almakla yol aşılmış olmaz. Yola düzeldin mi o gidişin tarikattır, maksadına ulaştın mı o da hakikat. Bunun için "Hakikatlar meydana çıksaydı şeriatlar, yollar bâtıl olurdu" denmiştir.