Senenin son günlerinde senenin ilk kitabı…
Uzun zamandır kitap okumakta çok zorlanıyordum. Tam o sırada benim akıcı bir şeyler okumam gerek ki bu alışkanlığımı tekrar kazanabileyim diye düşünürken kitaplığımda rastladığım #veda, bana bu yıl ki kitap serüvenimde güzel bir başlangıç oldu. Edebi bir dille kitap açıklaması yapmayı bilmiyorum. Eminim ki benim gibi yalın halde kitabın nasıl olduğunu merak eden bir okur vardır. Sadece şunu söylemek istiyorum. Kitap çerezlik. Bir çırpıda okuyabileceğiniz bir kitap. Dil anlaşılır, akıcı ve sade. Anlatılan hikaye ise insanın kalbine dokunan cinsten.
"Annemi kaybetmek; yüreğimdeki sevgiyi ,yüzümdeki mutluluğu ve gözlerimdeki yaşama sevincimi kaybetmem demekti .Göğüsüme vuran acı dışarı çıkmak istiyordu..."
"Bazı anlar vardır ki; insanlar gözlerinin önünde duran ufak ayrıntılara dikkat etmez ve her şeyi doğru yaptıklarını düşündüklerinde aslında hiçbir şey yapamadıklarını görürler..."
Herkese Merhaba
#okudumbitti #uğurhamurcu #veda
Herkese Merhaba
Bugün çok güzel bir kitabın yorumuyla geldim.
1700'lü yıllarda Fransa da geçen bir olayı anlatıyor. Başkahramanımız köyde doğup büyümüş, anne ve babasını küçük yaşta kaybetmiş ve hasta büyük annesi ile beraber yaşamaktadır. Hem köydeki tarlasında hemde Vaucluse' de bir saatçi de çalışmaktadır.
Büyükannesini de kaybettikten sonra ustasının yanında yaşamaya başlar birgün saatçi dükkanına Matmazel Ivy gelir ve ona aşık olur ama aşkını itiraf edemez. Ona mektuplar yazar ama veremez.
Bir gün girmemesi gereken arka sokaklardan birine girip başını belaya sokar. Ustası onu çok uyarır ama dinlemez. Bundan sonra hayatı değişmeye başlar. Özgürlük için bir mücadelenin içine girer.
Acaba bu mücadeleyi kazanan kim oldu?
Güçlüklerin zayıfları ezdiği, onlara söz hakkı tanımadıkları köle gibi davranıldığı bir dönem anlatılmış.
Kitabın dili akıcı sıkılmadan okuyup bitirebilirsiniz. Aşkı, dostluğu, özgürlük mücadelesini anlatan güzel bir kitap.
Bu arada baş kahramanımızın adını kitabın sonunda öğreniyoruz.
Keyifli bir okuma oldu benim için. Herkese tavsiye ederim.
En güçlü silahımız Ruhumuz.
Yaşarken öğreneceksin herşeyi; tıpkı büyürken öğreneceğin gibi hayatı.
Merhaba efendim
Bugün sizlere “veda” kitabıyla geldim. Okurken ne ara bitti anlamadım desem yeridir. Çünkü çok akıcı ve sade bir dili vardı. Bir günde bitirebileceğiniz bir eser.
Kitabın konusu ;
Çok eski zamanlardan bahsedilirken kahramanımızın ismini son sayfalara kadar bilmiyoruz. Bu sizinde ilginizi çekecek. Mektuplardan oluşan bu eserde bazı yerlerde aşırı heyecanlandım. Bazı yerlerde ise durağan olması beni üzdü.
Kahramanımız bir saatçi de iş bulur oranın sahibi elinden geldiğince yardım eder. Fakat kahramanımıza yapma dediği şeylerin hepsini yaptığını görünce büyük hüzün kaplar içini. Çünkü kahramanımız büyük bir kentte oturmamaktadır. Yol yordam bilmese bile iyilik için elinden geleni yapar. Ama istediği sonuçları alamaz hatta bu yüzden öldürülmeye bile çalışılır. İyi niyetli olması başına dertler açar. Bir gün hayatı büyük oranda değişir ve bununla birlikte hedefleri de değişime uğrar. Ne kadar başa çıkabilir bilinmez ama güçsüzlüğe, zorbalıklara, ,haksızlığa ve özgürlüğe yapılan bu ilk adım karşısına neler çıkartacak kahramanımızın sonu nasıl olacak kimlere veda edecek bunların hepsini merak ediyorsanız mutlaka okumalısınız.
Sevgi , kitap ve hoşgörüyle kalın
"Unutmayacaksın!" dedim sinirli bir şekilde. "Unutmayacaksın, zamanla alışacaksın, hepsi bu..."
Hayat bize bunu asla unutmayacağım dediğimiz ne varsa unutturmadı mı, Unuturmak da demeyelim alıştırmadı mı?. Bizim için iyi olan şeye de kötü olan şeye de…
+Başımıza ne gelirse gelsin şaşırmıyoruz artık…
‘’Daryll 1700'lü yılların
Bizim tek amacımız zalime karşı gelmek ve hakkımızı aramaktı. İnsanların sınıf farkı olmadan yaşamalarını, düşüncelerini özgürce ifade etmelerini sağlamaktı. Oysa şimdi savunduğumuz halkın gözünde birer suçlu olduk. Onlar asla bizleri anlamayacak olanlardı. Soylu ve güçlü ailelerin gölgeleri altında yaşamaya mahkum olan, toplumda asla söz hakkı olmayanlardı. Biz yine de bu insanlara kızmıyoruz. Çünkü onlar bu koşullarda yaşamaya alışmıştı. Hayatları boyunca bunu öğrenmişlerdi. Bu insanlar için başka bir yaşam söz konusu olamazdı...