''İnsan yağıyla ağırlaşmış dumanların arasından gökyüzüne baktım. Tanrı yoktu. Soğuk, boğucu karanlık hiç durmadan süregeliyor, yalnızız. Hayatı, yapacak daha iyi bir şey olmadan yaşa. Sonra mantığını uydurursun. Hiçlikten doğ; sonu bizim gibi cehennem olan çocuklar doğur; hiçliğe git. Başka da bir şey yok. Varoluş rastlantısal. Çok baktıktan sonra bizim gördüğümüzü zannettiğimiz dışında bir örüntüsü yok. Dayatmayı tercih ettiğimiz anlam dışında bir anlamı yok. Bu dümensiz dünyaya şekil veren, müphem metafizik güçler değil. Çocukları öldüren, Tanrı değil. Onların doğranmasına neden olan kader değil, köpeklere yem eden kısmet değil. Biziz. Bizden başkası değil.''