Bizim eski kitaplarımız şöyle der:
İnsan yurdunu bırakıp gider mi?
Bu dağlar senin yurdundur.
Kurt sürüye daldı diye insan sürüyü bırakıp gider mi?
Kuzular, toklular, koçlar, koyunlar tümü senindir.
İnsan ağlar oldu diye dizlerini döver mi?
Söyle, döver mi? Akılsız kafasını taşa vurur mu?
Oturup düşünmez mi?
El ele vermez mi?
Yaralıyım, yaralısın, yaralı, demez mi?
Hiç mi bi'şey demez, hiç mi konuşmaz, hiç mi hiç mi hiç mi...