Yaratılış kitabının ilk 11 bölümünde geçen olayların birçoğu Sümer dönemine ait tabletler ile tesadüfi diyemeyeceğimiz bir şekilde benzerlikler göstermektedir. İnsanın bu metinleri yan yana okuduğunda benzerlikleri görmemesi mümkün değildir.
“İbranilerin kozmolojisi ve dünya görüşünde dünya suların üzerinde yüzen bir toprak diskten oluşmaktaydı. Bu diskin üstünde kubbe şeklindeki gökyüzü, diskin altında ise Şeol veya ölülerin diyarı bulunmaktaydı.”
Daha önceden bahsettiğimiz, M.Ö. 2300’lere dayan Ebla tabletleri Lut’un yerleştiği Ölüdeniz ovasındaki bazı şehirlerin isimlerini içermektedir. Tabletlerdeki anlatılara göre bu bölgeler oldukça zenginmiş ve insanları refah içinde yaşarlarmış. Bu Yaratılış 14. bölümde İbrahim’in hayatı sırasında (yaklaşık M.Ö. 2,100) şehirlerin karşılaştığı felaketler öncesi Kutsal Kitap’taki anlatılara uymaktadır. Tevrat’ın Yaratılış bölümüne göre bu şehirlerdeki işlenen aşırı ahlaksızlıklar sonrası, Tanrı bu şehirleri yargıladı ve gökten ateş ve kükürt yağdırdı. Lut ve ailesi bu yıkımdan kurtuldu; fakat Lut’un eşi kaçarken Tanrı’nın verdiği emire uymayıp son bir kez geriye baktı ve bir tuz sütunu oluverdi. Ebla tabletlerinde Ölüdeniz ovasındaki şehirlerin ismi şu şekilde geçmektedir: Si-da-mu” (Sodom) [Katalog No. 6522; TM. 76. G. 524]
“E-ma-ra” (Gomora) [Katalog No. 1008; TM.75.G.1570 ve Katalog No. 1671; TM.75.G.2233]
“Be-la” (Bala/Zoar) [Katalog No. 1024; TM.75.G.1586]
İbrahim peygamber tek tanrılı dinlerin atası olarak kabul edilmektedir. Kutsal Kitap derki putperest bir ortamda yetişmiş olan İbrahim “RAB’be iman etti, RAB bunu ona doğruluk saydı.” (Yaratılış 15:6)